Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Belen İlçe Teşkilatında düzenlenen toplantıda, partiye katılım gösterenlere rozetleri takıldı.
CHP Belen İlçe Örgütü, gençlik ve kadın kolları ile partililer ilçe binasında bir araya gelerek, partiye katılım sağlayanlara rozetlerini taktılar. İlk rozeti CHP Belen İlçe Başkanı Fevzi Yüksel takarken, diğer rozetleri ise partililer taktı. Rozet takdimi öncesi bir konuşma yapan CHP Belen İlçe Başkanı Fevzi Yüksel, referandum sonrası yaşananları değerlendirdi.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında, Anıtkabir’e gitmeyerek mecliste toplantı düzenleyen hükümet yetkililerini sert bir dille eleştiren Yüksel; “23 Nisan’da, Anıtkabir’e gidilmeyerek, özel defter imzalanmayarak, daha da kötüsü, Ata’nın kendi kurduğu mecliste düzenlenen toplantıda saygı duruşunda bulunulmayarak, ismi anılmayarak birileri aklınca O’nu yok saymaya çalıştı. Aklınca Türk Milletinin gündeminden, aklından silmeye çalıştı. Yapan şahsiyeti kınıyorum, lanetliyorum.
57 yıl yaşamış büyük Önderimiz, bu 57 yıllık yaşamının her dakikasını Türk Milletine bahşetmiş, yatağından çok savaş meydanlarında yatmıştır. Sen kim oluyorsun ki Atatürk’e adeta hakaret etmeye, yok saymaya çalışıyorsun. Buna ne senin gücün ne de yedi ceddinin gücü yeter.
23 Nisan’ı kutladık. Ulusal egemenliğimizi kutladık. 16 Nisan’da birileri egemenliği milletten alıp tek adama vermeyi denedi. Egemenlik kayıtsız şartsız millette kalacak” şeklinde konuştu.
Çocuklarımız Mutsuz, Umutsuz!..
Ülkenin içinde bulunduğu durumun oldukça vahim olduğunu da savunan Yüksel; “Türkiye hep savaşlarla boğuşmuştur. Savaşlarda çocuklarımız yetim ve öksüz kalmıştır. Bunu bilen Atatürk bu çocuklarımızı onurlandırmak için bu bayramı çocuklara armağan etti. Şu anda ise çocuklarımız mutsuz, umutsuz. Türkiye’nin acı gerçeği, acı rakamları var. Ülkemizde 23 milyon çocuk var. 28 OECD ülkeleri içinde mutsuzluk ve karamsarlık bakımından birinciyiz. Her 4 çocuktan biri yoksulluk içerisinde yarı aç büyüyor. Son on yılda 500 bin kız çocuğu evlendirilmiş durumda. 550 çocuğumuz da annesiyle cezaevinde yaşamak zorunda bırakılmış. Ülkemizde maalesef her kurum çökebilir, badire atlatabilir bunların tedavi imkânı var. 5 yıl sonra hesap sorarsınız. Ama bir ülkede seçimin güvenliği kalmamışsa işte o ülkede gelecek korkusu başlar. Güven ve adalet biter.
17 Nisan sabahı Türkiye uçacak. Açlık, sefalet, işsizlik, taşeronun yarın ne olacağım kaygısı bitecek dediler. Ne oldu 17 Nisan sabahı? Türkiye bir gerçekle yüzleşti. Hepimizin gözlerinin önünde sergilendi. Hiçbir şey değişmedi. Aynı acılar devam etti” diye konuştu.
Ülkemizin bağımsızlığına kastedenler tarafından ülkemizin dışa bağımlı hale getirildiğini de savunan Yüksel; “2007 seçimlerinde dediler ki, bir kez daha oy verin Türkiye uçacak. 2010 referandumunda ve sonraki tüm seçimlerde hep aynı senaryo, aynı yalan. İbretle izlemekteyiz. Sizler, bizler uyandık. Ben buradan uyuyanlara sesleniyorum; kendiniz için değilse bile çocuklarınız, torunlarınız için Allah aşkına uyanın. Dışarıya bağımlı hale getirildik. Tarımı bitirdiler. Dışarıya bağımlı olan ülkenin bağımsızlığı da tehlikeye girer. Her şey ortada! Yunanistan ve ABD’den pamuk, Rusya’dan buğday, Fransa’dan arpa, Mısır’dan pirinç, Ukrayna’dan mısır, Srilanka’dan çay, Çin’den sarımsak, Panama’dan muz, Meksika’dan nohut, Kanada’dan mercimek, bezelye alıyoruz. Birileri tarafından dışarıya bağımlı hale getirilmişiz. Gün hep beraber güçlerimizi birleştirme günü. Hangi siyasi görüşten olursak olalım, gün bayrağımız ve geleceğimiz için büyük şemsiye altında birleşme günüdür. Bizler birleşe-birleşe kazanacağız” diyerek konuşmasını sonlandırdı. Başkan Yüksel’in konuşmasının ardından partiye katılım sağlayanlara rozetleri takıldı.
