14 Mart yalnızca Bir Bayram Değil Bir Anma Günüdür

Published on:  /   Yorum yapılmamış

Tıbbiyelilerin Asırlık Direnişi: 14 Mart Tıp Bayramı’nın Kahramanlık Hikayesi

Türkiye’de her yıl 14 Mart’ta kutlanan Tıp Bayramı, yalnızca sağlık çalışanlarını onurlandıran bir gün olmanın ötesinde, bir milletin bağımsızlık mücadelesine ışık tutan tarihi bir direnişin simgesidir. İşgal, savaş, salgın ve felaketlere rağmen halkının sağlığını korumak için canını ortaya koyan tıbbiyelilerin, tarihin en zorlu dönemlerinde üstlendikleri rol unutulmazdır.

İşgale Karşı Yükselen Bir Direniş

Tarih 13 Kasım 1918… I. Dünya Savaşı’nın ardından 61 parçalık İtilaf donanması İstanbul’a demir attığında, Osmanlı’nın başkentinde büyük bir hüzün hâkimdi. Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane’nin öğrencileri ve hocaları, Boğaz’da sıralanan düşman gemilerine bakarken, tarihe geçecek direnişin ilk kıvılcımı yanıyordu.

İşgalciler, 3 Şubat 1919’da Tıbbiye’yi kontrol altına alarak öğrencilerin eğitimlerini zorlaştırdı. Üniformaları yasaklandı, odaları boşaltıldı, hatta derslere girmeleri dahi engellendi. Ancak tıbbiyeliler yılmadı. 14 Mart 1919’da, okulun kuruluş yıl dönümünü bahane ederek işgal güçlerinin izniyle bir toplantı düzenlediler. O toplantıda, Dr. Memduh Necdet’in tarihi konuşması yankılandı:

“Vatan bu dakikada korkunç bir buhran geçiriyor. Ama korkmuyoruz… Buradayız, burada kalacağız… İstanbul bizimdir!”

İşgalciler, bu cesur sesi bastırmaya çalıştı, ancak tıbbiyeliler çoktan bir direniş başlatmıştı. Okulun saat kuleleri arasına çekilen dev Türk bayrağı, Kurtuluş Savaşı’nın işaret fişeği oldu ve 14 Mart, Tıp Bayramı olarak tarihe geçti.

Savaşın ve Salgınların Kahramanları

Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane’nin öğrencileri ve mezunları yalnızca işgal yıllarında değil, savaş meydanlarında da fedakârlıklarıyla destan yazdı.

  • Çanakkale’de vatan için şehit düştüler: 1915’te Çanakkale cephesine giden tıbbiyelilerin tamamı şehit olduğu için 1921’de okuldan hiç mezun verilemedi.
  • Salgın hastalıklarla mücadele ettiler: 1. Dünya Savaşı boyunca tifüs, kolera, frengi gibi hastalıklar cephede en büyük tehditlerden biri oldu. Tıbbiyeliler, salgınlarla savaşırken birçoğu hayatını kaybetti.
  • Modern dönemde de fedakârlıklarını sürdürdüler: 15 Temmuz hain darbe girişiminde hastanelerinde görev başında kalarak millete hizmet ettiler.
  • Covid-19 pandemisinde canlarını ortaya koydular: Günlerce uyumadan, kendi sağlıklarını riske atarak insanüstü bir gayretle çalıştılar.
  • 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde enkaz altına can verdiler: Depremin ilk anından itibaren yaralıları kurtarmaya çalışan sağlıkçılar, görevleri başında şehit oldu.

Bugün, Yalnızca Bir Bayram Değil Bir Anma Günüdür

14 Mart Tıp Bayramı, yalnızca sağlık çalışanlarını onurlandıran bir gün değil, aynı zamanda tıbbiyelilerin bağımsızlık mücadelesine adanmışlığının sembolüdür. Başta 14 Mart 1919’da işgale başkaldıran tıbbiyeliler olmak üzere, Çanakkale’den pandemiye, işgal günlerinden depremlere kadar her dönemde hayatlarını ortaya koyan kahramanları rahmet ve minnetle anıyoruz.

Bugün, insan sağlığına kendini adamış, hayat kurtarmak için gece gündüz demeden çalışan tüm doktorlarımızın ve sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı kutlu olsun!

Kategori:
Etiketler:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You may use these HTML tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.