HDP İskenderun ilçe örgütü adına Eş Başkan Hülya Ateş: Test sayıları artırılmalı! Maske-Fiziksel mesafe-Hijyen ile önlem alınması önemlidir ancak yeterli değil!
Koronavirüs salgını yaşamın tüm alanlarını olumsuz etkilemeye ve can almaya devam ettiğini kaydeden HDP İskenderun ilçe örgütü adına Eş Başkan Hülya Ateş, yerelde de salgının etkilerinin yaşandığına dikkat çekti. HDP İskenderun ilçe örgütü adına Eş Başkan Hülya Ateş, “Ne yazık ki salgının 1. dalgası bastırılamadı. 1. Dalga beklenenden fazla dalgalı seyir izlemekte” şeklinde görüşlerini dile getirerek şa açıklamayı yaptı:
Bulaşıcılığı yüksek, etkili aşısı ve bilinen bir tedavisi olmayan salgın etkeni toplumsal düzeyde bulaşıcılığa devam ediyor. Yerelimizde de yeni vaka, hastanede yatan hasta, yoğun bakımda yatan hasta sayıları artamaya devam etmektedir. Salgın ile mücadelede başarının yolu bulaşıcılığı-hastalanmayı önlemektir. İnsanların birbirleriyle temas oranlarını azaltarak virüsün hasta kişiden sağlıklı kişiye bulaşmasına engel olmaktır.
Evet biliyoruz ve farkındayız çok daraldınız sıkıldınız. Âmâ ailemiz sevdiklerimiz, geleceğimiz olan çocukları ve geçmişimiz olan değerlerimiz yaşlılarımızı korumak zorundayız. Bizler evlerimizde kalmaktan sıkılıyoruz diye aylardır evine gidemeyen sağlık emekçilerini unutmayalım. Sağlık emekçileri çok yoruldu ve daha 1. Dalga bitmemişken bizler sorumlu davranmak zorundayız.
Arsuz sahilinde çekilen görüntüler her kes gibi bizimde canımızı acıtmıştır. Güzel günler görebilmek için sağlıklı bir yaşamın önemini bilerek hareket etmek zorundayız. Bu süreçte çocuklarımız gençlerimiz hayatlarının geri kalanı için belirleyici olan kaç sınav geçirdiler farkında olmak zorundayız bu süreçte çocuklar çok yıprandı, etkilendi ve psikolojileri bozuldu. İkinci dalgada daha vahim sonuçlar yaşamamız için hep birlikte kurallara uyalım maskeye çok dikkat etmek zorundayız. Maskesiz sokağa çıkmamalıyız, kapalı alanlara mecbur olmadıkça gitmemeliyiz. Fiziki mesafe ye uymak zorundayız, el hijyenimize dikkat etmeliyiz. Gerçekliğimi gören bir taraftan bakarak yeni yaşam kurallarını kendimiz koyup kendimiz uygulamalı ve çevremizi uyarmak zorundayız. . Ancak salgın ile mücadelede sadece bireysel önlemlerin yeterli olmadığı açıktır. Bunlar bizlerin yapması gerekenler birde yetkililerin yapması gerekenler var elbette;
Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği ve salgını kontrol altına alabilen ülke örneklerinde de görüldüğü üzere Temaslıların da taramasını içerecek şekilde ivedilikle günlük yapılan Test sayıları artırılmalıdır. Maske-Fiziksel mesafe-Hijyen ile önlem alınması önemlidir ancak yeterli değildir. Yakalanan vakaların tüm temaslılarına mutlaka test yapılması gerekmektedir, aksi halde yaşanan hasta artışın önüne geçilmesi mümkün olamayacaktır.
Testi pozitif saptanan kişilerin mutlak izolasyonlarını sağlayacak denetim mekanizmaları kurulmalı, bu kişi ve ailelerinin yaşamları idame ettirebilmeleri için gerekli sosyal ve ekonomik destek sağlanmalıdır.
Test pozitif saptanıp eve gönderilen hastaların takibi özenli bir biçimde yapılmalı, gerekli destek tedavilerin verildiğinden emin olunmalıdır. Salgın nedeniyle çalışamayacak, salgının özel olarak mağdur ettiği bütün yurttaşları gözeten bir sosyal devlet anlayışını benimsemesinin tarihsel bir zorunluluk olduğu unutulmamalıdır. Covid-19 pandemisi ile mücadele, evde kalmak zorunda olan, asgari yaşam ihtiyaçları için maddi olarak desteklenmesi gereken yurttaşımızın bu ihtiyaçlarının karşılanmasını da içermelidir.
Tüm vatandaşlara yeterli düzeyde maske ücretsiz olarak dağıtılmalıdır. Maskenin uygun biçimde kullanımı da dahil olmak üzere pandemiyi kontrol altına almak için halka yönelik gerekli bilgilendirme çalışmaları yapılmalıdır. Yazılı ve görsel medyanın kullanımı, mahalleler düzeyinde emek meslek örgütlerinin de katılımı ile bilgilendirme toplantıları yapılmalıdır.
Hastalıkla en ön safta mücadele eden Sağlıkçılar en büyük risk grubunu oluşturmaktadır. Bu süreçte hastalığın bulaş riski nedeniyle eve gitmek istemeyenlere otel, yurt ve misafirhanelerde kalabilme olanakları sağlanmalıdır.
Sağlık çalışanı sayısı ivedilikle arttırılmalı ve çalışma yaşamı, vardiyalı olarak yeniden planlanmalıdır.
Bu süreçte hasta kişilerle karşılaşmamıza ve hastalığın yayılmasına neden olacak açık yada kapalı mekanlarda sosyal ve kültürel faaliyetlerin (ev ziyaretleri, düğün, nikâh, nişan, mevlit, piknik vb.) kısıtlanması-ertelenmesi, Toplumsal hareketlilik azaltılması kamu otoritesince sağlanmalıdır.
Toplu taşıma araçlarına, alış-veriş merkezleri gibi yerlerde Fiziksel mesafe kurallarına (En az 2 metre uzaklık) uygun düzenlenmelidir.
Her yıl Eylül ile başlayan Enflüanza (grip) mevsiminde bu yıl farklı olarak COVID-19 pandemisi ile grip aynı zaman diliminde bir arada yaşanacaktır. Enflüanza aşısı çok yaygın yapılmalı ve kamusal bir sorumlulukla ücretsiz temini üstlenilmelidir. Yeterli aşı stoku erken olarak sağlanıp, başta sağlık çalışanlarına olmak üzere aşının mümkün olan en erken dönemde yapılması sağlanmalıdır.
HDP İskenderun ilçe örgütü olarak; bu sürecin hassasiyetini göz önünde bulunduran bir noktada gerek ilçe binamızda hijyen mesafe kuralını gerekte halkımızı dijital ortamda yalnız bırakmayarak bu sürecin en hasarsız şekilde atlatılması için üzerimize düşen sorumluluk bilinciyle hareket etmeye devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla bildiriyoruz.