–İskenderun’da 25 Kasım Eylemi: “Haklarımıza ve Özgürlüklerimize Sahip Çıkıyoruz”
Hatay – 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında İskenderun’da kadınlar, İskenderun Kadın Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelerek şiddete, eşitsizliğe ve hak gasplarına karşı ses yükseltti.
Sağlıklı Yaşam Parkı önünde toplanan kadınlar, “Haklarımıza ve özgürlüklerimize sahip çıkıyoruz” yazılı pankart taşıdı. Basın açıklamasını platform adına Fatoş Çınar okudu.
“Deprem bölgesinde barınma ve eğitim sorunları sürüyor”
Deprem bölgesindeki tabloya dikkat çeken Çınar, barınma sorunlarının devam ettiğini, konteyner alanlarında tahliyelerin başladığını belirtti. Kız çocuklarının eğitimden koparıldığını ve güvencesiz işlerde çalıştırıldığını söyleyen Çınar, “2025’in ilk 10 ayında 317 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Aile yılı ilan edilen 2025’te kadınlar en çok kendi ailelerinde öldürüldü” dedi.
Adli Tıp Kurumu’nun şüpheli kadın ölümü dosyalarında yetersiz kaldığını ifade eden Çınar, Rojin Kabaiş ve Ayşe Tokyaz dosyalarındaki karanlık noktaların hâlâ aydınlatılmadığını hatırlattı.
“Savaşlar kadınlar için en ağır şiddet biçimidir”
Kadınların yalnızca Türkiye’de değil, dünyanın birçok bölgesinde savaş koşullarında ağır hak ihlallerine maruz kaldığını vurgulayan Çınar, şu ifadeleri kullandı:
“Savaşlar şiddetin en karanlık yüzüdür. Suriye’de, Filistin’de kadınlar ağır bir yıkımla karşı karşıya. Suriye’de özellikle Alevi ve Dürzi kadınlar kaçırılıyor, tecavüze uğruyor, katlediliyor; köle pazarlarında satılmaya varan şiddetin her türüne maruz bırakılıyorlar. Benzer tablo Sudan ve Kongo’da da yaşanıyor.”
“Kadınları aileye mahkûm eden politikalara karşıyız”
İktidarın aileci politikalarının kadınları ev içi bakım yüküne hapsettiğini söyleyen Çınar, “Tüm bunlar kadınların mücadeleyle kazandığı hayati haklarını geri alma girişimidir. Aileyi koruma söylemiyle kadınların özgürlüğü hedef alınıyor, LGBTİ+’lar marjinalleştiriliyor” dedi.
“Dayanışmayla güçleniyoruz”
Kadınların mücadele tarihine vurgu yapan Çınar, sözlerini dayanışma çağrısıyla tamamladı:
“Dün olduğu gibi bugün de cesaretimizi dayanışmadan alıyoruz. Eşit ve özgür bir yaşam için mücadele ediyoruz. Haklarına ve hayatlarına sahip çıkan tüm dünya kadınlarına selam olsun.”






