Erkan Baş ‘Özgürlük Yürüyüşü’nün dördüncü gününde “İktidar, suç işleme özgürlüğü istiyor” diyerek 6 Şubat Depremlerinin ardından yaşanan olumsuzluklara dikkat çekerek
Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) tutuklu milletvekili Can Atalay için Hatay’dan başlattığı ‘Özgürlük Yürüyüşü’nün 4. gününde partinin genel başkanı Erkan Baş, deprem öncesinde alınmayan tedbirlere dikkat çekerek “İktidar, suç işleme özgürlüğü istiyor.” dedi.
Hatay’dan Türkiye İşçi Partisi Hatay milletvekili seçilmesi ve mazbatasını almasına rağmen tahliye edilmeyen, Can Atalay için başlatılan ‘Özgürlük Yürüyüşü’nde 4. güne gelindi. Geçtiğimiz hafta ise Gezi Davası’nda aldığı hapis cezası Yargıtay tarafından onanan Can Atalay’a destek yürüyüşüne önemli mesajlar veriyor.
“Özgürlük yürüyüşünün 4 gününden tüm dostlara sevgiler selamlar. Biz Özgürlük istiyoruz biz halk için özgürlük istiyoruz biz halkın özgürce eşit insanca yaşamasını istiyoruz AKP ise suç işleme özgürlüğü istiyor ihya etmek uğruna ülkeyi felakete sürükleme özgürlüğü istiyorlar halka karşı suç işlediler bugün gündemimiz iktidarın deprem suçları. Türkiye işçi Partisi veya herhangi bir halkçı partinin bırakın 20 yılı birkaç yılda dahi yönettiği bir Türkiye’de doğal olarak öncelik afetler olurdu depremler olurdu çünkü bizim önceliğimiz kar değil yaşam ama AKP iktidarının 21 yüzyılda Türkiye yıkımlarından birini yaşadı suçların en büyüğünü yaşadı. Suçları ülkemizi depreme hazırlıklı kılmadılar ve dahası var ve gözlerini bile kırpmadan afetleri katliama çeviren kanunlara imza attılar 2011’de 2013’te kanunlarda Yapı denetimini özel şirketlere ve müteahhitlere verdiler mimar ve mühendisi odalarının elinden denetim yetkisini aldılar kamusal denetim kavramını ortadan kaldırdılar yetmedi sonuncusu 2018’de çıkarılan sözde imar barışları olmak üzere devletin yetkisini elinden aldılar sözde imar afları çıkarıldı. Mimarlık ve mühendislik hizmeti almamış binaların yapıların evlerin sorumlulukları vatandaşlara yıkıldı.
Yetmedi 6306 sayılı afet yasası kapsamında afet öncelikli alanlarda değil rant öncelikli alanlarda kentsel dönüşüm yaptılar. Bir de hiç utanmadan halka kentsel dönüşüm istemiyorlar diye yalan söylediler.
Rantsal dönüşüm en önemli kurumlarımızdan biri olması gereken AFAD bu iktidar döneminde liyakatsiz insanları ile dolduruldu depremde bu kurum işlemedi işletilemedi en kritik anlarda yabancı organizasyonlar madenciler saatlerce beklemek zorunda kaldı sahaya onlar indi yardım tırlarına el konulduğunu unutmadık sırf AFAD etiketini yapıştırmak için tırlar durduruldu saatlerce bekletildi yetmedi strateji öneme sahip olmasına rağmen özelleştirilen telekomünikasyon hizmetleri işlemedi üstüne üstlük vatandaşların depremzedelerin seslerini duyurabildikleri sosyal medya kısıtlamasına gidilerek engellendi tüylerimizi diken diken eden düşündükçe kahrolduğumuz bir suç işlendi halk deprem bölgelerinde yağmur ve soğuk altında titrerken çadır dağıtması beklenen Kızılay elindeki çadırları sattı ve bu halk düşmanlığı karşısında tek bir hukuki işlem dahi yapılmadı evet Sevgili dostlar bu suçları unutmayacağız bu suçları affetmeyeceğiz ve bu ülkenin depreme hazırlıklı hale gelmesi için yurttaşlarımızın bilinçlendirilmesi ve eşi ve özgürce yaşayacağımız bir ülke kurmak için hep beraber kolları sıvayacağız unutmayın özgürlük ve Kurtuluş Bizim ellerimizde. ” diye konuştu.