Önümüzdeki süreçte başlattığı ve başlatacağı projeleri açıklayan OYAK Grubu, İskenderun’da karbon siyahı fabrikası yatırımına başladı.
İskenderun’da karbon siyahı fabrikası yatırımının yanısıra;
1 – Malatya Hekimhan’da 750 milyon dolar yatırımla demir cevheri zenginleştirme ve peletleme tesisi,
2- Kocaeli’nde otomotiv ihracatına hizmet edecek Ro-Ro limanı,
3- Manisa’da Türkiye’nin ilk zırh çeliğinin üretimi yatırımlarına başladığını duyurdu.
Türkiye’de tek: Karbon siyahı üretimi
OYAK, dünyada 14 milyar dolarlık pazar büyüklüğü olan karbon siyahınınüretimine de öncülük ediyor. Başta lastik olmak üzere, kauçuk ve boya sanayii gibi farklı sektörlerin üretiminde ana maddelerden biri olan karbon siyahı, bu alanda dünyanın en büyük üreticilerinden biri olan Continental Carboun’un hakim şirketi Tayvanlı International CSRC Investment Holdings Co. Ltd. iş birliği ile İskenderun’da üretilecek. Türkiye’nin yıllık 220 bin tonluk karbon siyahı ihtiyacını kendi üretimiyle karşılayacak olan tesis 300 milyon dolarlık ithalatı engelleyecek.
Türkiye’nin kısmen ya da tümüyle dışa bağımlı olduğu alanlara yatırım yaparak dışa bağımlılığın azalmasına katkı sunan OYAK Grubu, dört yılda toplam 5 milyar dolarlık yatırım yapmayı hedefliyor. OYAK yaptığı yeni yatırımlarla, ihracata imkan sağlamasının ardından her yıl yaklaşık 650 milyon dolardan dış ödemek zorunda kalan Türkiye’nin ürünlerin yurt içinde üretilmesine, hatta ihracatına imkan sağlayabilecek…
- “Ülke ekonomisini ileriye taşıyacak hamleler yapmak, ekonominin tüm aktörlerinin ortak sorumluluğudur” diyen OYAK Genel Müdürü Süleyman Savaş Erdem, 2016-2020 arasını “kararlılık dönemi”olarak tanımladığını söyledi. Gerçekleştirdikleri yatırımların odak noktasına sürdürülebilir büyümeyi aldıklarını vurgulayan Erdem, OYAK’ın önümüzdeki dört yıllık yatırım planını da açıkladı. Malatya Hekimhan’da 750 milyon dolar yatırımla kurulacak demir cevheri zenginleştirme ve peletleme tesisi; İskenderun’da kurulacak karbon siyahı fabrikası; Kocaeli’nde otomotiv ihracatına hizmet edecek Ro-Ro limanı, Manisa’da Türkiye’nin ilk zırh çeliği tesisi bu yatırımlardan sadece birkaçı…
- Malatya Hekimhan’da kurulacak peletleme tesisi ve İskenderun’da yapılacak karbon siyahi yatırımlarıyla toplam 610 milyon dolarlık ithalatın önüne geçilecek.
- Zırh çeliği fabrikası ise Türkiye’nin zırh çeliği ithalatını önlediği gibi ihracata da imkan sağlayacak. İnşaatına başlanan otomotiv odaklı Ro-Ro limanı OYAK Port ise bir ihracat üssüne dönüşecek.
- Yurt dışında da yatırımlarına hız kesmeden devam eden OYAK, çimentoda önümüzdeki 5 yılda dünyanın ilk 5’ine girmeyi Bu amaçla, Afrika’yı büyüme alanı olarak seçen OYAK, Fildişi Sahili’nde üretime başlarken Kamerun’da ise üretime hazırlanıyor.
- Tarım ve hayvancılığı, insanlığın ortak geleceği için stratejik sektör ilan eden OYAK, bitki koruma ürünlerinin Azerbaycan, Tacikistan, Özbekistan, Ürdün ve Kıbrıs’a ihracatı ile dünya şirketi olma yolunda ilerliyor.
- OYAK, bu yıl, 2002 yılında çıktığı akaryakıt dağıtımı ve madeni yağ sektörüne yeniden dönme kararıyla TOTAL Oil Türkiye ve M Oil’i tüm operasyonlarıyla birlikte satın aldı. Pazarın beşinci büyük oyuncusu olan OYAK, yaklaşık 900 istasyonun sahibi oldu.
İSTANBUL – Son dört yılda konsolide net varlıklarını yüzde 129 artırarak 118,3 milyar TL’ye yükselten OYAK, imza attığı ihracat rekoru ve hayata geçirdiği projelerle Türkiye ekonomisine katkı sunmaya devam ediyor. Maden metalürji, çimento beton kağıt, otomotiv lojistik, finans, hizmet, kimya, enerji, tarım ve hayvancılık sektörlerindeki 100’den fazla grup şirketi ile 23 ülkede faaliyet gösteren OYAK’ın 32 bini aşkın çalışanı ve 430 bine yakın üyesi bulunuyor. OYAK, Türkiye’nin kısmen ya da tümüyle dışa bağımlı olduğu alanlara yatırım yaparak, bu bağımlılığın azalmasına sunduğu katkının yanı sıra yerelleştirme projeleriyle de ekonomiye güç ve direnç kazandırmayı amaçlıyor. OYAK, yaptığı yeni yatırımlarla, Türkiye’nin her yıl yaklaşık 650 milyon dolardan fazla döviz ödemek zorunda kaldığı ürünlerin yurt içinde üretilmesine, hatta ihracatına imkan sağlayacak.
Erdem: “2020 planlarımızda sapma yok”
OYAK’ın yakın zamanda hayata geçen yatırımlarını ve gelecek hedeflerini paylaşan OYAK Genel Müdürü Süleyman Savaş Erdem, küresel bazda çeşitli zorlukların yaşandığı 2019’un ardından, Covid-19 salgınıyla birlikte ortaya çıkan ekonomik güçlüklerin etkilerini aşmaya yönelik çalışmalar yürüttüklerini aktardı. “Ülke ekonomisini ileriye taşıyacak hamleler yapmak, ekonominin tüm aktörlerinin ortak sorumluluğudur” diyen OYAK Genel Müdürü Erdem, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dünya zor bir dönemden geçiyor. Ancak zor olduğu kadar pek çok açıdan öğretici de bir deneyim. Yaşadığımız süreç, bir taraftan geleneksel iş yapış modellerini sorguladığımız, diğer taraftan sınırlarımızı test etme imkanı bulduğumuz bir tecrübe oldu. Yalnızca iş yönünden değil, ülkemize sunabileceğimiz hizmetler ve toplumsal dayanışma bağlamında da kazanımlarımız olduğunu düşünüyorum. Pandemi sonrasında Türkiye’nin önünde büyük fırsatlar bulabileceğine inanıyorum. 2019’da tüm güçlüklere rağmen son derece başarılı bir grafik çizdik. Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 2,7’sini gerçekleştirdik. 2020 planlarımızda geriye doğru sapma yok. Önümüzdeki dönemde hem mevcut faaliyet alanlarımızda hem de adım atacağımız yeni alanlarda yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Ülkeye yabancı sermaye girişini artırma ve yerli üretimi güçlendirme doğrultusunda çalışmaya devam edeceğiz.”
Erdemir’e 1 milyar dolar yatırım
2019 yılında maden metalürji faaliyet alanı için 1,4 milyar dolarlık yatırım kararı alan OYAK, bu yatırıma ek olarak galvaniz hattı ve Ar-Ge merkezinde de faaliyete başladı. Yine 2019 yılında zırh çeliği üreticisi Finlandiyalı Miilux OY’un çoğunluk hissesinin de sahibi oldu. Bu kapsamda, Türkiye’nin en büyük yerlileştirme projelerinden birine imza atan OYAK, şirketin Finlandiya ve Polonya’daki tesislerine ek olarak Türkiye’de fabrika kurma kararı aldı. Türkiye’nin yıllık 17-20 bin ton arasında olan zırh çeliği ihtiyacının tamamını karşılamak için kurulan bu tesis sayesinde, zırh çeliği ithalatı sıfırlanacak. Aynı zamanda Türkiye için yeni ve önemli bir ihracat kalemi oluşturulacak.
350 milyon dolar ülkede kalacak
OYAK, dışa bağımlılığın azaltılmasına dönük bir diğer büyük yatırımını ise Türkiye’nin 6.2 milyon ton pelet ihtiyacının 3 milyon tonunu tek başına karşılayan Hekimhan’a yapacak. 55 ayda tamamlanması hedeflenen Hekimhan Zenginleştirme ve Peletleme Tesisi’nin, dışa bağımlılığı yıllık 350 milyon dolar azaltması öngörülüyor. Yeni kaynak yaratma hedefiyle kurulacak olan tesis, 750 milyon dolar yatırımla hayata geçecek. Yatırım, Japon JFE Steel ortaklığıyla gerçekleşecek.
OYAK Port ihracat üssü oluyor
Türkiye için önemli ihtiyaçlardan biri olan otomotiv odaklı Ro-Ro limanı inşaatı için de harekete geçen OYAK, bu çerçevede, Nippon Yusen Kaisha (NYK Line) ortaklığıyla 110 milyon dolarlık OYAK Port yatırımının temelini 2019 yılında attı. 2021 yılının başında faaliyete geçmesi planlanan ve tamamlandığında dünyanın sayılı limanlarından biri olarak hizmet verecek OYAK Port, otomotiv sektöründe artan ihracat hacminin ortaya çıkardığı talebi karşılayacak ve bir ihracat üssü olarak hizmet verecek.
Çimentoda yeni büyüme pazarı Afrika
2018 yılında dünyanın en büyük çimento şirketlerinden Taiwan Cement Corporation ile yaptığı 640 milyon dolarlık ortaklık anlaşmasıyla yılın en büyük yabancı sermaye girişini sağlayan OYAK, Avrupa’nın önde gelen çimento gruplarından Portekizli CIMPOR’un Portekiz ve Cape Verde operasyonlarını bünyesine katarak, 21.5 milyon ton/yıl olan kapasitesini 32.6 milyon tona çıkardı. 2020 yılındaysa halka açık 5 şirketini (Adana Çimento, Bolu Çimento, Aslan Çimento, Ünye Çimento ve Mardin Çimento) “OYAK Çimento Fabrikaları A.Ş.” adı altında birleştirerek, iç pazardaki liderliğini pekiştiren OYAK, global oyuncu olmak için fırsatları değerlendirmeye devam ediyor. Hedefini beş yılda dünyadaki ilk beş oyuncudan biri olmak olarak belirleyen OYAK Çimento, Batı Afrika’daki Fildişi Sahili’nde ve Kamerun’a yatırım yapıyor.
Stratejik sektör akaryakıta dönüş
Mevcut faaliyet alanlarında yatırımlarını ve büyümesini sürdüren OYAK, farklı sektörlerdeki fırsatlarını değerlendiriyor. OYAK, sürdürülebilir büyüme stratejisi ekseninde, 30’dan fazla sektörü doğrudan etkileyen ve 150 bin kişiye doğrudan istihdam sağlayan akaryakıt ve madeni yağ dağıtım sektörüne geri döndü. TOTAL Oil Türkiye ve M Oil’i tüm operasyonlarıyla birlikte satın alan OYAK, yaklaşık 900 istasyon (özmal ve kendi işlettiği istasyonlar dahil), gayrimenkuller, fikri mülkiyetler, ruhsat ve izinler, dağıtım depolama ve bayi lisansları, istasyon işleten alt şirketler ve Türkiye çapında akaryakıt ve LPG depolama, dolum ve stok tesisleri, madeni yağ fabrikası ile tüm operasyonları devralarak, sektördeki en büyük beş oyuncudan biri konumuna geldi.
Renault Grubu ile 1969’dan beri otomobil üretimindeyiz
Otomotiv, Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 17’sinden fazlasını sağlayan lokomotif sektörlerden biri. Bu alanda, Fransız Renault Grubu ile birlikte 1969 yılından bu yana faaliyet gösteren OYAK, 50 yıllık ortaklığını 2018’de yapılan anlaşmayla 27 yıl daha uzatarak güven tazeledi. OYAK Renault 20 yıldır binek otomobil üretiminde liderliği elinde bulunduruyor. Otomotiv satışı ve satış sonrası hizmetleri sunan Grup Şirketi MAİS de pandemi sürecine rağmen bu yılın ilk yarısında 49 bin 43 satış adediyle yüzde 19,3’lük pazar payı elde etmeyi başardı ve Renault markası binek otomobil liderliğini korudu.
“Tarım 4.0” dönemi başladı
OYAK’ın gelecek vizyonunun önemli alanlarından biri de tarım ve hayvancılık. Hem çiftçinin hem de ülke ekonomisinin kazandığı bir sistem kurmak için yatırım yapan OYAK, akıllı tarım teknolojilerinin Türkiye’de yerleşmesi amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Tohumdan sofraya kadar uzanan değer zincirinin güvenilirliğini temin edecek bir yapı tesis etmek amacı ile OYAK şimdi de; blockchain teknolojisine de yatırım yaptı. Bu yatırım ile, akıllı seralarda üretilen ve iyi tarım uygulamalarıyla 7-24 kayıt altına alınan mahsulleri, akıllı lojistik yöntemleriyle son tüketiciye ulaştırmaya hazırlanıyor. Tamamen dijitalleşmiş süreçlerle tarımsal verimi artırmayı hedefleyen OYAK; fasulye, susam, soya, nohut, çeltik, mercimek gibi ürünleri kuraklığa toleranslı bir şekilde yetiştirilebilmesi için Ar-Ge çalışmalarını da sürdürüyor. Bünyesindeki HEKTAŞ şirketiyle yakında Türkiye’de ilk sertifikalı siyez buğday çeşitlerine sahip olacak OYAK, Pehlivan 07 gibi hibrit silajlık mısır çeşidinin üretim ve satış hakkını da altı yıllığına satın aldı. Öte yandan, tarım hayvancılık faaliyet kolunda Sunset Kimya, Arma gibi bir dizi satın almayı 2020 yılında hayata geçiren OYAK, Adana’daki Organomineral Gübre Üretim Tesisi’nde de kapasite artırdı. Tarım ve hayvancılığı insanlığın ortak geleceği için stratejik sektör ilan eden OYAK, bitki koruma ürünlerini Azerbaycan, Tacikistan, Özbekistan, Ürdün ve Kıbrıs’a ihracatı ile dünya şirketi olma yolunda ilerliyor.
Erdem: “Üyelerimizin refahına odaklıyız”
OYAK’ın köklü kurumsal mirası ve öz gücüyle Türkiye’ye değer katan atılımlar gerçekleştirmeye devam edeceğini söyleyen Süleyman Savaş Erdem, “Temsil ettiğimiz 430 bin üyemizin sorumluluğunu taşıdığımızı belirtmek istiyorum. Son 4 yılda üye sayımız OYAK tarihinde olmayan bir artışla 305 binden yaklaşık 430 bine çıktı. Üyelerimize karşı sorumluluğumuzun katbekat arttığının farkındayız ve bunun içinde üyelerimiz için OYAK Doktorum’dan OYAK Araç Kampanyasına kadar birçok ürün ve hizmet geliştiriyoruz. Bütün yaşanan zorluklara, sıkıntılara, var olan olumsuz şartlara rağmen, önümüzdeki yıllarda da arzu edilen seviyelerde özsermaye karlılığı sağlayacağımızı umuyoruz. Zira ülkemizin ihtiyacı olan alanlara yatırım yaparken üyelerimizin refahını artırma gayesiyle çalışıyor, üyelerimizi her zaman önceliklendiriyoruz” dedi.