Yatırımcının yatırım yapmak için kendisine güvenli alanlar aradığına işaret eden Demokratik Sol Parti Hatay İl Başkanı Ali Kaya, mevcut sistemin yatırımcı için cazip olmadığını ifade eden Başkan Kaya, “Parlementer sisteme geri dönülmeli, seçim barajı kaldırılmalı” dedi.
DSP Hatay İl Başkanı Ali Kaya “VERGİ – EKONOMİ VE KAMBİYO KONTROL REJİMİ” başlıklı değerlendirmesinde şu görüşleri dile getridi:
Öncelikle verginin bir tanımını yapalım. Vergi ; ’Devlet ve benzeri kamu kuruluşlarının kamusal malları finanse etmek ve/veya içerisinde bulunulan sosyo-ekonomik yapının gerekli kıldığı önlemleri almak üzere, ödeme gücü olanlardan bu güçleriyle orantılı olarak alınan zorunlu ve nihai ödemelerdir’. Bu bağlamda günümüz de hükümet insanların mutluluğu ,huzuru ve insanca yaşaması için önlem almışmıdır. Vergi vatandaşlardan güçleriyle orantılı olarak alınmaktamıdır. Malesef insanlarımız vergi yükü altında ezilmiştir. Düşük gelirli veya emekliyseniz yaşam standartınız minumum seviyededir. Vergi yükümüzün artma nedenine yakın zamandan bir örnek vermemiz gerekirse en çarpıcı örnek kapitülasyonlardır. Hükümetin yaptığı köprü, otoyol sözleşmeleri içerik itibariyle yeni kapitülasyonlar niteliğindedir. Maalesef 100 yıl geçtikten sonra yeni kapitülasyon yaratanlar mutlu olmuşlarmıdır. Çevremize bir bakalım, kaç kişi mutludur, kaç kişinin yüzü gülüyordur .Ekonomik darboğaz maddi imkansızlıklar, işsizlik, güvensizlik ve gelecek kaygısı insanlarımızın belini bükmüştür. Siyasetçinin ve iktidara gelenlerin en kutsal vazifesi vatandaşını mutlu etmek ve gayri safi milli hasıladan fert başına düşen milli geliri maksimum seviyeye çıkartmak değilmidir. Hükümetin en kısa sürede vatandaşını rahatlatacak bir torba yasası çıkartmalı ve bu torba yasa geçmiş dönemdeki gibi 18 ay değil her iki ayda bir ödenmek üzere 48 ay olmalıdır. Ayrıca faiz hesaba katılmadan yalnız anapara ödemesi olmalıdır.
Bazı Ekonomistlerin iki yıldır dile getirdikleri Kambiyo kontrol rejimi korkunç bir söylemdir.Ülkemizin buna doğru gittiğini savunmaktadırlar. Bu şudur. Zayıf paralı Ülkelerin serbest döviz rejimini bırakarak döviz alım satımını devlet eliyle yapmaları demektir.TL nin zayıf bir para olduğu aşikardır. Fakat bu durumun oluşması Ülkeyi felakete götürecek yolun başlangıcıdır.Bunun sonuçlarından bir tanesi hiç yabancı olmadığımız ve literatürümüzden sildiğimiz IMF dir. IMF kapsına dayanmak kaçınılmaz olacaktır. Buda tabiri caizse elimizi verdiğimizde kolumuzun gitmesidir. Döviz borçlarının artık ödenmeyecek boyutlara geldiği Hükümet tarafından kabül görmese de bunun realite olduğu tüm ekonomi uzmanlarınca bilinmektedir. Bu durum yurt dışından gelecek yatırımcıları da engelleyecektir. Yatırımcı, haklarının devlet tarafından korunmasnı ister. Yatırım yapılacak yerin Hukuk Devleti olmasını tercih eder. İnsan haklarının olduğu bir yönetim ister. Kanunların zamana göre ,kişiye göre değişmeyeceği yani keyfi uygulamaların olmadığı bir ülke ister. Ülkemizin selameti için ivedi bir şekilde Parlementer sisteme tekrar geri dönülmeli ve seçim barajı kaldırılmalıdır..
Sosyal sorunların yakından ve yerinde saptanması, çözümlerin nasıl olacağı,üretim olanaklarının en etkin biçimde nasıl kullanılacağı hususunda gerekli çalışmalar önem arz etmektedir..Demokratik Sol Parti ve kadroları olarak Ülkemizi daha müreffeh bir geleceğe taşımak ana hedefimizdir.”