Hatay Valisi Rahmi Doğan Başkanlığında Hatay İl Kültür Turizm Müdürlüğü ve DOĞAKA koordinasyonunda Hatay 2018-2023 İl Turizm Stratejisi ve Eylem Planı Çalıştayı gerçekleştirildi.
29 Mayıs 2019 Çarşamba günü saat 10.30’da Ottoman Palace Otelde başlayan Çalıştay’a Vali Doğan’ın yanı sıra MKÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Kaya, Vali Yardımcısı Mahmut Hersanlıoğlu, Antakya Kaymakamı Orhan Mardinli, Defne Kaymakamı Nevzat Şengök, Reyhanlı Kaymakamı Fatih Çobanoğlu, İl Kültür ve Turizm Müdürü Hüsnü Işıkgör, ATSO Başkanı Hikmet Çinçin, HESOB Başkanı Abdülkadir Teksöz, DOĞAKA Genel Sekreteri Onur Yıldız, Arsuz, Belediye Başkanı Asaf Güven, Belen Belediye Başkanı İbrahim Gül, Erzin Belediye Başkanı Ökkeş Elmasoğlu, kurum il müdürleri, sektör temsilcileri ve STK’lar katıldı.
Program Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından, İl Kültür Turizm Müdürü Hüsnü Işıkgör’ün hazırlamış olduğu sunum ile devam etti.
İl Kültür Turizm Müdürü Hüsnü Işıkgör konuşmasında; Hatay’ın tanıtımına öncelik vereceklerini belirterek tanıtımın kolay olmadığını belirterek analiz çalışmasını dört ana başlıkta topladıklarını ifade etti.
Hatay İl Turizm Sektörü Mevcut Durum Analizi,
Sektörün Potansiyel Analizi,
Gelişme Eksenleri Ve Öncelik Alanlarının Tespiti,
Eylem ve Yatırım Önerileninin Geliştirilmesi olarak dört ana başlıkta topladıklarını ifade etti.
Hatay’ın turizmde sorunlar yumağı yaşadığına dikkat çeken HESOB Başkanı Abdülkadir Teksöz, Çevlik- Arsuz yolu, Hatay Devleti tarihinin yaşandığı Meclis Binası ve yanındaki tarihi Adalı Konağı ile ilgili girişimlerinin Hatay’a kazndırılması olduğunu ifade etti.
“Hatay Turizmden hak ettiği payı almıyor”
Son olarak konuşmasını yapan Vali Doğan konuşmasında “Bugün de Hatay hala daha turizmden gerekli payı alamıyor. Dün Antalya, gelen turist sayısıyla tarihinin rekorunu kırdı. Bu şunu gösteriyor, bu konuda demek ki bir trend var ve Türkiye bir cazibe merkezi. Turizm anlamında dünyanın dikkatini çekiyor. Diğer turizm beldelerimiz buradan hak ettiği pay alırken, biz hem deniz turizmi hem inanç turizmi, hem kültür turizmi olarak buradan hak ettiğimiz payı alamamış olmamız sorgulamamız gereken bir durum. Bugün bu Çalıştayla bütün sektörleri bir araya getirip, birlikte bir istişare yapmak istedik. Ben de İlin Valisi olarak sektörün sorunlarını ve çözüm önerilerini bizzat duymak istedim. Valilik olarak bir takım çalışmalar yapıyoruz ve sektördeki farklı gruplarla zaman zaman da bir araya geliyoruz. Ancak daha kapsamlı bir çalışma olsun diye bugün gün boyu çalışalım ve buradan bir çıktı elde edelim düşüncesiyle bu Çalıştayı hazırladık. Turizm anlamında baktığımızda avantajlarımız da var, dezavantajlılarımız da var. Yapmamız gerekenler var. Bunları da değerlendireceğiz. Turizm öncelikli ve çok büyük bir gelir kaynağı. Dünyaya baktığınızda Hatay, Türkiye içeresinde neyse, Türkiye’de dünya içeresinde öyle. Türkiye bir Fransa bir İspanya’nın turizmden elde ettiği kadar gelir elde edemiyor. Dünya pazarına baktığınızda Türkiye’deki turizm gerçekten çok ucuz ama bu durumun turizm getirisi açısından düşük olduğunu görüyoruz. Hatay’da buna benzer bir durumda. Burada deniz turizmi, gastronomi turizmi, inanç turizmi, kültür turizmi olmasına rağmen yeterli turisti getiremiyoruz. Genelde de iç turizm talebi olan bir yapımız var. Gelen yerli turist sayısına baktığımızda da rakamlar oldukça düşük. Bizim bunu artırarak bir ivme kazandırmamız gerekiyor. Tabi bizim için en büyük olumsuzluk 2011 yılı yılında başlayan Suriye Savaşı. Bu savaş bizi ciddi anlamda etkilemiştir. İnsanlar güvenlik açısından bölgeye gelmeyi ertelemişt” dedi.
“Artık İnsanlarda Güvenlik Kaygısının Olmadığının Kanaatindeyim”
Türk Silahlı Kuvvetlerimiz tarafından yapılan hem Fırat Kalkanı Harekâtı, hem de Zeytindalı Harekâtı ve sınırda alınan tedbirler neticesinde bugün itibariyle Hatay’da bir güvenlik algısı oluşmuştur. Ticaret Odası Başkanımızın da belirttiği gibi yerel yöneticiler olarak bizim şehrimizde yapmamız gereken adımları atıp eksiklerimizi hızlı bir şekilde tamamlamalıyız. Çünkü insanlar buraya geldiğinde yürümek için yol, park ve bahçe görmek istiyor. Bu çevreye, bu altyapıyı, bu temizliği göremezlerse buradan mutsuz ayrılıyorlar. Dolayısıyla belediyelerimize ve yerel yönetimlerimize düşen husus bir an önce en azından şehrin bizim turizm lokasyonu dediğimiz turistlerin geldiği ve en çok vakit geçirdiği bölgedeki altyapı eksikliğini hızlı bir şekilde gidermeleridir.
İnsanlar buraya tatil için geliyorlar ve para harcıyorlar. Eğer geldiklerinde istediklerini bulamazlarsa buradan mutsuz ayrılırlar. Buda bizim için olumsuz bir propaganda anlamına gelir. Hatay’ın bir imajı var. Hatay isminin bir ağırlığı var. Ama gelen insanlar geldiklerinde bu kaliteyi ve beklentileri bulamazlarsa buradan mutsuz ayrılırlar. Bu da bizim aleyhimize bir durum.
Göreve başladıktan sonra bir takım çalışmalar yaptık. Turistlerin en çok vakit geçirdikleri yerleri tespit ettik ve o bölgenin trafikten arındırılması için yaklaşık iki aydır bir çalışma yapmaktayız. Oradaki teklifimiz en azından bu bölgenin bir kısmı merkezden başlayarak kademeli olarak çevreye doğru yayalaştırma yapmak. İnsanlar bu bölgeye geldiklerinde en azından yürüyebilecekleri bir yol olsun. Trafik olmasın, tarihi sokaklarda çok rahat bir şekilde dolaşabilsinler. Buradaki eğlence mekanlarında, kafelerde oturabilsinler. Bu düşünceyle Büyükşehir Belediyesi ile İl Emniyet Müdürlüğümüzle birlikte bir çalışma yürütüyoruz. Tabi burada Büyükşehir Belediyesinin duruşu çok önemli. Ulucami ile Kurtuluş Caddesi arasındaki bölgeyi merkezden başlayarak trafiksiz bir alan oluşturma düşüncemiz var. Burada yapacağımız çalışma ile bazı yolların trafiğe kapatılması şeklinde. İlk başta vatandaşlarımızı biraz rahatsız edebilir. Ama bir müddet sonra insanlar bunun faydalı olduğunu görecektir.
“Çevlik- Arsuz Yolunda yüzde 20 Seviyesini Geçtik”
Turizmde önemli mesafeler kat ettiklerini kaydeden Doğan, Çevlik- Arsuz yolunun ihale edilmesi ile birlikte yolun yüzde 20’sinin tamamlandığını; 29 Ekim 2019 tarihinde açacak şekilde sözleşmenin yapıldığını söyledi.
Doğan konuşmasında: “ Samandağ’ını da turizme açmak için bu yolu yaptık. Arsuz’a gelen turistler Samandağ’ına gitmek istediği takdirde yaklaşık 2 saat geliş yol süresini 35 dakikaya indirmiş oluyoruz. Arsuz’a gelen insanları da kısa bir süre içeresinde Samandağ sahiline ulaşmasını sağlıyoruz. Dünyanın en uzun sahillerinden birine sahip olan Samandağ’ı turizme açmış olacağız. Bu yolun yapılmasında buradaki en önemli faktörlerden biri de İçişleri Bakanımızdır. Buranın yapılması için en büyük kaynağı sağlayan İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’ ya da buradan şükranlarımı sunuyorum. Bu yola aynı zamanda gidiş 26 km, geliş 26 km olmak üzere 52 km bisiklet yolu yapıyoruz. Bu yaptığımız yolun maliyetini yaklaşık %15 miktarda artırmıştır. Biz sadece araçların gelip gittiği bir yol olsun istemedik. Yolu deniz tarafına yaptık ve burada bisiklet yolu yaparak insanların burada doğal güzellikleri görerek vakit geçirebilsin istedik.
Hatay Meclis Binasını ve Adalı Konağını gerçekten kendimizi çok zorlayarak satın alıyoruz. Şimdi ekonomik krizden geçtiğimiz bir dönemdeyiz. Dünyada da bir kriz var. Bundan elbette ki biz de etkileniyoruz. Bu krize rağmen 80 Milyon TL Arsuz-Çevlik yolu, 30 Milyon TL Adalı konağı ile Hatay Meclis Binasının Hatay’a kazandırılması, bize 110 Milyon TL mal oldu. 110 Milyon da Valilik olarak baktığınızda çok büyük bir rakam. Bunu da nasıl temin ettik. Şeffaf bir idare olduğumuz için söylemek istiyorum. Kültür Sanat Merkezi yapacağımız Hatay Devleti Meclisi Binası ile Adalı Konağı’nı Antakya Organize Sanayi Bölgesinin yanındaki 140 dönümlük arazimizi OSB ile birleştirerek satışa çıkardık. Parselasyon yapıyoruz ve burasını yatırımcılara açacağız. İkinci kaynak olarak da Samandağ Kaymakamlık Konutunu satışa çıkartıyoruz. Kaymakamlık konutu şehir merkezi içerisinde kalmış bir konut. Samandağ merkezinde olduğu için emlak fiyatları açısından baktığımızda 1.250 metre² yer şu anda 8 milyon TL gibi bir değerde. Geçen ay içersinde de Kaymakamlık için bir konut ihalesi yaptık. Yaptığımız ihale 530.000 TL. Diğer bir kaynağımız da İskenderun Ulu Cami kenarında 34 tane işyerimizi –ki bunları çok cüzi rakamlarla kiraya verilmiş dükkânlar- satışa çıkardık. Buradan da yaklaşık 8 ila 10 Milyon TL civarında bir gelir bekliyoruz. Bunları topladığımız da yaklaşık 30 Milyon TL temin etmiş olacağız. Bu miktarda paralar Bakanlıktan gelen parayla değil. Bunun için bir çaba harcıyoruz. Hatay Devlet Müzesi ve Adalı Konağının tapusunu 15 Haziran 2019 itibari ile Valilik adına almış olacağız. Şu an Adalı Konağının roleve çalışması tamamlandı. Firmalardan öneri alıyoruz. Burayı Mutfak Sanatları Merkezi şeklinde planlıyoruz. Meclis Binasını da Hatay Valiliği Kültür ve Sanat Merkezi olarak planlıyoruz. İnşallah en kısa süre içeresinde faaliyete geçeceğiz.
Yat limanı konusunda bir çalışmamız var. Atıl durumda olan Madenli Balıkçı Barınağını, hem Tarım bakanlığı hem de Ulaştırma Bakanlığı uygun görüş vererek Hatay Valiliğine devretti. İskenderun’da değil ama Arsuz, İskenderun ve Samandağ da dahil ettiğimizde bir turizm koridorunun içerisinde kalan bir bölgeye hizmet etmiş olacağız. Dolayısıyla çalışmalarımızı buraya yoğunlaştırdık. Şu anda sektörün diğer temsilcileriyle birlikte çalışıyoruz. Kısa süre içerisinde burayı da Yat Limanı olarak ve aynı zamanda Su Sporları Merkezi olarak faaliyete geçirmek istiyoruz.
Başka bir konu ise buraya geldiğimde HADO tartışması vardı. Bunu da bu vesileyle sonlandırmış olacağız. Büyükşehir Belediye Başkanımıza HADO’nun bizim limanımızdan kalkabileceğini söyleyip, buradan kendilerine yer verebileceğimizi ifade ettik. Onlarda şu anda çalışmalarını yürütüyorlar. HADO’nun da buradan kalkacak olması bir cazibe merkezi haline gelmesi için önemli. Burada hizmet edecek tesisler ile görüşmelerimizi neredeyse tamamladık. Hatay’ın marka değeri olan birkaç firma bu yat limanında açacağı tesislerle orada hizmet verecek.
Buraya gelen insanları nasıl mutlu bir şekilde göndeririz diye düşündüm. En azından insanlar geri dönüşünde mutsuzluğunun giderilmesi anlamında Medeniyetler Korosu’nu tüm halka ve dışardan gelen ziyaretçilerimize açılım istedik. Her cumartesi günü akşam saat 19:00’da başlayan bir konseri halkımızın hizmetine sunduk. Bunun da bize bir maliyeti var. Bunun bir kısmını DOĞAKA, bir kısmını Türk Hava Yolları destekledi, bir kısmını da Valilik olarak biz karşılıyoruz. Ben de birkaç kere bu konserde bulundum ve konser bittiğinde insanların yüzündeki mutluluğu görünce ne kadar doğru bir iş yaptığımızı görmüş oldum. Artık tur operatörlerimiz de bunu ciddi anlamda programlarına koymuşlardır diye düşünüyorum. Bu bizim turizmin anlamında gerçekten artı bir değerimiz ve bizim bunu kullanmamız lazım.
Başka bir konu ise gerçekten hiçbir Valinin almayacağı sorumluluğu alarak Afrin’li esnafı, Hatay esnafı ile buluşturduk. Her hafta gruplar halinde esnaf gelip gidiyor. Bu insanlar buraya gelerek buradaki esnaflar ile iş yapması, karşılıklı ticarete bir ivme kazandırmıştır. Ayrıca Hatay Valiliği olarak Afrin Ticaret Odasını da faaliyete geçirdik. Suriye krizi anlamında burada esnaf zor durumda kalmıştı. Bu konuda bir ayrıcalık istemişlerdi, biz de bu ayrıcalığı tanıdık. Bu yöntem ne Kilis ilimizde ne de Gaziantep ilimizde var.
-Hatayspor Bu İl’e Lig Atlatacak-
Hatayspor çok önemli Hatay’ın hem tanıtım anlamında turizmi anlamında çok önemli. Bunun için maddi manevi destekte bulunuyoruz. Takım bir noktaya geldikten sonra da ilin yöneticileri olarak bizim destek olmamız gerekiyordu. Takım ciddi anlamda borca olan bir takım değil, güncel borçları olan bir takım. Süper Lig yolunda da bir destek gerekiyordu. Belediye Başkanımızla konuştuk ve bir kampanya başlattık. Bizim için 1 TL veren de 1.000 TL veren de aynıdır. Önemli olan takımımıza destek olmak. Ciddi anlamda da destek bulduk. Bugün itibari ile 2.500.000 TL gibi bir rakama ulaştık. İnşallah yarın oynayacağımız maçta da Süper Lige çıkarsak Hatay’ın tanıtımı, turizmi ve ticareti açısından çok önemli bir adım olacak. Bizim tanıtım eksikliğimiz var. Bu eksikliğimizi gideremezsek buradaki değerlerimizi kamuoyuyla paylaşamazsak ilerleyemeyiz.
“Yöresel Lezzetleri Yapan Yerlerin Sayısını ve Kalitesini Yükseltmemiz Şart”
Bizim en büyük sorunlarımızdan bir tanesi de hizmet sektörümüzün kalitesi. Otellerimizin kalitesini artırmamız gerekiyor. Otelde çalışanlarımızın kalitesini artırmamız lazım. Gelen insanları mutlu bir şekilde göndermemiz lazım. Burada ilimize gelen insanlara yöresel yemek sunarak hizmet verebilecek birkaç lokanta var. Bunların sayısını ve kalitesini artırmalıyız. Gastronomi şehri anlamında dünyadaki 26 şehirden bir tanesiyiz. Yemek çeşitliliğimiz var. Ancak misafirlerimizi alıp götürebileceğimiz yöresel yemekler yapan yer ve buralarda farklı yemek çeşitlerimizi bulabilmek mümkün olmuyor. Bu yönde ciddi çalışmalar yapmalıyız. Yöresel yemeklerimizi sergileyemiyoruz.
Geçen ay bildiğiniz gibi NATO 25. Akdeniz Assamblesi toplantısını burada yapmıştı. Bu şehrimizin tanıtımında ciddi bir katkı sağladı. NATO Genel Sekreteri dün şahsıma göndermiş olduğu teşekkür mektubunda müze ve yemekleri çok beğendiğini söyledi. Bu tür heyetlerin gelmesi ilimiz için önemli bir fırsat.
Başka bir konuda Soğukoluk ve Harbiye . İki güzel doğa alanımızı daha etkin kullanmalıyız. Çalışmalarımız arasında oradaki Valilik konutu çok yıpranmış bir vaziyetteydi. Onu da bakıma aldık. Soğukoluk’a giderek eğer Vali buraya geliyorsa burası güvenlidir, güvenlik adına hiçbir sorun yoktur. Böylelikle buradaki yerli turizm de canlandırmış olacağız.
Öğleden sonraki bölümde birlikte değerlendirmelerimizi sürdüreceğiz. Ben Çalıştayın ilimiz için faydalı olmasını temenni ediyorum. Umarım güzel sonuçlar elde ederiz. Teşrifleriniz için teşekkür ediyorum.” Dedi.
Çalıştay, alt çalışma gruplarının oluşturulması ve raporlarını hazırlaması için düzenlenen grup çalışmaları ile devam etti.