ADD Cumhuriyetin 92. Yıl münasebetiyle yayımladığı kutlama mesajında şu düşüncelere yer verdi.
“ Çağdaş, demokratik ve laik hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri 19 Mayıs 1919’da atılmış, 23 Nisan 1920’de ulusal egemenlik anlayışı kabul edilmiş, 29 Ekim 1923’te en büyük devrimimiz olan Cumhuriyet’in ilanı ile sonuçlanmıştır.
Cumhuriyet; ümmetçilik yerine ulusçuluğu, kulluk yerine yurttaşlığı, gericilik yerine çağdaşlığı seçenlerin kurduğu bir rejimdir. Ancak bugün demokrasiyi amaç değil, kendi ümmetçi anlayışlarını gerçekleştirmek için araç olarak gören zihniyet işbaşındadır. Bu zihniyet emperyalist güçlerin de desteğiyle, Lozan Antlaşması’yla elde edilen kazanımları pervasızca yok etmeye çalışmaktadır. Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda oluşturulan çağdaş bilim ve eğitim hedefi terk edilmekte; Türkiye, bir karanlığa doğru sürüklenmektedir.
92 yıl önce Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu içlerine sindiremeyen emperyalist güçler, bugün taşeron terör örgütleriyle ülkemizi bölmeye çalışmaktadır. Emperyalizmin bir dediğini iki etmeyen siyasi iktidar ise ülkeyi bölmeye çalışan terör örgütüyle müzakere masasına oturmakta, mutabakatlar imzalanmaktadır. Emperyalizmin mobilize güçleri olan terör örgütleriyle kurulan ilişkiler, yürütülen pazarlıklar ülkemizin geleceğini karartmaktadır.
Son dönemde ülkemizi kana bulayan terör olaylarının arkasında yatan nedenlerden biride uygulanan yanlış dış politikadır. Ulusal Kurtuluş Savaşı’yla emperyalizme diz çöktürmüş olan bu topraklar adeta emperyalizmin üssüne dönüştürülmüştür Yeni Osmanlı hayaliyle Orta Doğuda kafa kesen, din adına cinayetler işleyen terör örgütüyle kurulan ilişkiler Türkiye’ yi uluslararası mahkemelerde yargılama noktasına getirmiştir.
Atatürkçü Düşünce Derneği olarak diyoruz ki; içeride ve dışarıda ülkemizi bölme hayali ile avunanlar, dün olduğu gibi bugün de hayal kırıklığına uğrayacaklardır. Cumhuriyetin 92 yıl önce kendilerini kölelikten kurtarıp yurttaş konumuna yükselttiğini unutanlar ve bölücü terör örgütü, asla amacına ulaşamayacaktır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “en büyük devrimim” dediği laik Türkiye Cumhuriyeti’ne içten ve dıştan yönelebilecek tehditlere karşı, bugün her zamankinden daha dikkatli ve uyanık olmak zorundayız. İçten ve dıştan gelen gerici, bölücü ve yıkıcı tehlikelere karşı Ulusumuz, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da birlik ve beraberlik içinde olacaktır.
Atatürkçü Düşünce Derneği, tam bağımsızlık ve ulus egemenliğine dayanan, laik, demokratik, sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni, üniter devlet yapısı içinde korumaya ve sonsuza kadar yaşatmaya kararlıdır. Atatürk’ün ve onun kurduğu Cumhuriyetin vatandaşları olarak biz her türlü tehlikenin farkındayız. Yetiştirdiğimiz Türk gençliğini de bu konuda uyanık tutmak asli görevlerimizden biridir. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın.”