Milli Eğitim Bakanı: “Eğitim ülkenin en önemli sorunudur demek istemiyorum”

Published on:  /   Yorum yapılmamış

Ortaokul açılışı için geldiği İskenderun’da konuşan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, “Eğitim ülkenin en önemli sorunudur” demek istemediği için en önemli konusu eğitimdir” demek istediğini dile getirdi.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, bu gün Hatay’da bir hayırsever tarafından eğitime kazandırılan İskenderun ilçesi Numune Mahallesi’ndeki 32 derslikli Nuri Üysen Ortaokulu’nun açılış törenine katıldı. Okul açılışının ardından Bakan Yılmaz, beraberindeki heyet ile birlikte; İskenderun Teknik Üniversitesinde bir dizi incelemelerde bulundu.

Eğitimden daha öncelikli hiçbir konunun olmadığına işaret eden Bakan Yılmaz, Eğitimde bir aksama olması halinde her şeyde aksama meydana geleceğini söyledi.

Bakan Yılmaz, kaliteli bir eğitim için mutlaka eğitimin teknolojiyle buluşturulması gerektiğini belirterek, “Ancak hiçbir teknoloji öğretmenin yerini tutamaz” dedi.

“Eğitimin kilit taşı, olmazsa olmazı öğretmendir”

Eğitimin alt yapısının çözülememesi durumunda eğitimin kalitesinden bahsedilemeyeceğine işaret eden Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, kaliteli eğitim için olmazsa olmazlarından birisinin de altyapı ihtiyaçlarını karşılamak olduğunu ifade etti.

Bakan Yılmaz konuşmasının devamında; “Eğitimin kilit taşı, olmazsa olmazı öğretmendir. Bizim dönemimizde 584 bin öğretmen ataması gerçekleştirdik. Biz geldiğimizdeki öğretmen sayısı 500 binler civarındaydı. İnşallah bu yıl 25 bin öğretmeni eğitim ailemize katacağız.  Derslik başına düşen öğrenci sayısı 36’ydı, 24’e düştü. Kaliteli bir eğitim için olmazsa olmaz unsur olan derslik başına öğrenci sayısında batının seviyesini yakaladı. Eğitimin kilit taşı, olmazsa olmazı öğretmendir. Bizim dönemimizde 584 bin öğretmen ataması gerçekleştirdik. Biz geldiğimizdeki öğretmen sayısı 500 binler civarındaydı. İnşallah bu yıl 25 bin öğretmeni eğitim ailemize katacağız. Eğitim iyiye giderse her şey iyiye gider. Eğer bugün Türkiye’de gerçekten yapılan iyi şeyler varsa eğitimden. Ama şunu da söylüyoruz, eksik olan ne varsa onun da sebebi eğitimdir, yine o eksikleri gidermenin yolu da eğitimden geçiyor. Ülkemizi bilgi ekonomisine taşımak istiyoruz. Endüstri 4.0’le buluşturmak istiyoruz. Ne gerek? Eğitim gerek. Türkiye’de demokrasiyi yerleştirmek, kökleştirmek istiyoruz. Çünkü insanların kendisi hakkında sağlıklı karar alabilmesi için mutlaka eğitim şart. Dolayısıyla hem bilgi ekonomisine geçişin, hem de demokrasinin güçleştirilmesi için eğitim olmazsa olmaz unsurdur. Bugün Tüm Türkiye’de 65 binin üzerindeki okulumuzda bir milyondan fazla öğretmenimizle 18 milyona yaklaşan öğrencimize eğitim eğitim veriyoruz. Türkiye’nin kızıl elması, çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkmaktır. Bunu da gerçekleştirmek için eğitimin kalitesini arttırmak gerekir. Bunun için bütçede kaynak aktarmak lazım. Kendiliğinden herhangi bir eksiklik tamamlanmaz. 2018 hükümet bütçesinden eğitime 134 milyar 727 milyon lira ayırdık. Bu hükümet bütçesinde en yüksek pay. Ne kadar? Yüzde 18. İyi ama nereden başladığımızı gösterelim ki aldığımız mesafeyi görelim. 2002’de toplam eğitime ayrılan para 10,5 milyar bile değildi. O zaman 11 milyar bile değil. Şimdi 134 milyar liradan daha fazla. Milli gelirden ne kadar ayırıyoruz? İçimizde eğitimciler var. Milli gelirinden yüzde 6,2’sinden fazlasını eğitime ayırıyoruz. Avrupa’da en fazla milli gelirinden eğitime pay ayıran ülke Türkiye’dir.” Dedi.

Teknolojik imkanları eğitime ne kadar çok entegre edilse de öğretmenin fonksiyonunun hiç bir teknolojinin önüne geçemeyeceği mesajını veren Bakan İsmet Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Eğitimin kilit taşı, olmazsa olmazı öğretmendir. Bizim dönemimizde 584 bin öğretmen ataması gerçekleştirdik. Biz geldiğimizdeki öğretmen sayısı 500 binler civarındaydı. İnşallah bu yıl 25 bin öğretmeni eğitim ailemize katacağız. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı kaliteli eğitimin için aranan unsurlardan biridir. Önceden Türkiye’de 28 öğrenciye bir öğretmen düşüyordu. Hatay’da da böyleydi, Türkiye’de de böyleydi. Şimdi 17 öğrenciye bir öğretmen düşüyor. Bu rakamlar Kore ile aynıyız, Japonya’yla aynıyız, İngiltere’yle aynıyız ama Fransa’dan da daha iyiyiz. Yine kaliteli eğitim için olmazsa olmaz unsurlardan birisi derslik başına düşen öğrenci sayısının azaltılmasıdır. Bizim dönemimizde 282 bin yeni derslik yapıldı. Derslik başına düşen öğrenci sayısı 36’ydı, 24’e düştü. Kaliteli bir eğitim için olmazsa olmaz unsur olan derslik başına öğrenci sayısında batının seviyesini yakaladık. 2019 yılı sonunda ikili eğitimi de kaldıracağız. Başbakanımızın talimatıdır. Bunun için 58 bin dersliğe ihtiyacımız var. Ne kadar derslik şu anda inşa halinde? 47 bin. Ne kadar ilave açık var? 11 bin derslik. Allah izin verirse hayırseverlerimiz sayesinde bu aradaki farkı da kapatıp 2019 yılı sonunda ikili eğitimi de kaldıracağız. Evlatlarımıza çok daha kaliteli nitelik bir eğitim vereceğiz.”

Kategori:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You may use these HTML tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.