İskenderun Çevre Koruma Derneği BaşkanıNermin Yıldırım Kara, Hiroşima ve Nagazaki felaketi, Nükleer silahlanmanın insanlık için nasıl büyük felaketlere yol açtığının en acımasız örneği olduğunu belirterek “73 yıl önce yaşanan bu vahşetten ders alınmadığına dikkat çekerek “hala nükleer tehlike ile karşıkarşıyayız.” dedi.
“Önce KÖR ettiler, Sonra KÜL ettiler bedenleri.. Oradaki ÇOCUKLAR hiç büyümedi..” diyen İskenderun Çevre Koruma Derneği Başkanı Nermin Yıldırım Kara, Hiroşima ve Nagazaki nükleer felaketinin yıldönümünde şu açıklamayı yaptı:
“6 Ağustos 1945 ‘de Hiroşimaya,9 Ağustos’da Nagazakiye atılan atom bombaları yüzbinlere yakın insanın hayatını kaybetmesine ve binlerce insanın kalıcı genetik rahatsızlıklara maruz kalmasına sebep olmuş, Doğmamış çocukların hayatını etkilemiş ve gelecek nesilleri dahi ölümle tanıştırmıştır.. Bugün o faciadan kurtulmuş olup hatıralarını yazanlar ‘’ Cehennemi yaşadıklarını’’ söylerler.
26 Nisanda yaşanan Çernobil faciası ve 2011 yılında yaşanan Fukuşima Nükleer santral kazaları etkileri itbariyle ciddi sonuçlar doğurmuş,radyasyon nedeniyle yaşanan hastalıklar ve ölümler can yakmıştır.Tarım toprakları radyoaktif kirlenmeye maruz kalmış,ülke ormanları kirlenmiştir.
Fukuşima felaketinin ardından nükleer enerjiye yönelik endişeler küresel çapta dillendirilmiş Aralarında Almanyanın da olduğu bir çok ülke nükleer santrallerini aşamalı olarak kapatma kararı almışlardır.
Amerika ve Avrupa ülkeleri kendi ülkelerinde küresel ısınmaya neden olan kirli teknnolojiye sahip Termik santralleri ve Nükleer santralleri az gelişmiş ülkelere transfer ederek kirli teknoloji çöplüğüne dönüştürmekte iken,kendi ülkelerinde insan sağlığını bozan bu teknolojilerden vazgeçerek doğayla uyumlu yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmektedirler.Rüzgar ve güneşe yatırım yapmaktadırlar.
Ülkemizde Akkuyu nükleer santrali ; Uluslararası nükleer komitesinin aktif fay hatları listesine aldığı, Kuzey Anadolu Ecemiş fay hattının 30 km batısına kurulması planlanıyor. Nükleer santral ve termik santral mücadelesini bir bütün içinde değerlendirmek gerekmektedir.
Dünyada en fazla iklim değişikliği ve küresel ısınmaya sebep olan sera gazı emisyonununa sahip enerji üretim tesisleri, nükleer santraller ve termik santrallerdir.
Termik santralların yarattığı iklim değişiklikleri nükleer felaketleri tetikliyor. Bu yüzden bunları bir arada düşünmemiz lazım. Nükleer santralların nükleer atıklarının Fukuşima felaketinde olduğu gibi ekosistemlere karışma tehlikesi vardır.
İklim değişikliğinin meydana getirdiği şiddetli hava olayları nükleer santrallerin fırtınalara,şiddetli hava olaylarına, kuraklıklara ve büyük yangınlara maruz kalması demektir.Florida’da meydana gelen Irma ve Harvey kasırgaları malumun ilamı anlamına gelmişti.Dünyanın geleceği üzerine karar verici konumunda olan siyasi iktidarlar için de bilim insanlarının işaret ettiği risklerin teyidi anlamına gelmelidir.”