İskenderun Teknik Üniversitesi Konservatuar Bölümü Öğr. Üyesi Recep Ekinci’nin yürüttüğü Sosyal Sorumluluk proje kapsamında ders öğrencilerinden İzel Arslan tarafından “Sosyal Medya Ağının Çocuk İstismarı” ve Merve Asena Tohma tarafından “Sosyal Medyanın Kadın İstismarı” hazırlanıp sunuldu.
Sosyal Medya Ağının Çocuk İstismarı
Günümüzün teknolojik gelişmeleri ve sosyal hayatın giderek sosyal medya kullanımına dönmesiyle birlikte çocuk istismarının da şekli değişti. Birçok anne-baba, çocuklarını sosyal medya aracılığıyla istismar ettiklerinin farkında bile değil. Doğum fotoğrafçıları ve doktorları da bebeklerin doğum anlarını ve çıplak fotoğraflarını paylaşıyor. Bu bir istismar boyutu ve fotoğraflar çıplak olmasa da çocuğun kişilik haklarına aykırı bir durum.
Çocuk istismarı nedir?
Dünya sağlık Örgütü’nün yapmış olduğu tanımlamaya göre, çocuk istismarı, çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz etkileyen, bir yetişkin, toplum veya ülkesi tarafından bilerek veya bilmeyerek yapılan tüm davranışlardır. İstismarın çocuk tarafından algılanması veya yetişkin tarafından bilinçli olarak yapılmış olması şart değildir. Yetişkinler, çoğu zaman farkında olmayarak çocukları ve bebekleri istismar ediyorlar.
Son zamanlarda hızla artan sosyal medyada çocukların çıplak fotoğraflarının paylaşılması, doğum anının
fotoğraflanması veya videosunun yayınlanması pek çok sıkıntıyı beraberinde getiriyor.
Bu tür fotoğraflar, pek çok dalda hukuka aykırılık teşkil eder. Başta istismar olmak üzere, çocukların özel hayatının gizliliğinin ve kişilik haklarının ihlali söz konusudur. Çocukların ömür boyu tehditle ve şantajla karşı karşıya kalma ihtimalleri de yüksektir. Çıplak olsun veya olmasın, kişinin annesi-babası, yakın akrabası bile olsa çocuk fotoğraflarının paylaşılması hukuka aykırıdır.
SOSYAL MEDYANIN KADIN İSTİSMARI
İstismar Nedir?
İstismar, yaşı ve cinsiyeti ne olursa olsun herhangi birinin yaşamına yönelik kötüye kullanım anlamına gelir. İstismar, fiziksel olarak kötü muamele, duygusal zorbalık, psikolojik zorlama, cinsel istismar veya ihmal biçiminde uygulanabilmektedir
Son dönemlerde hızla artan sosyal medya kullanımı, genç kızlar üzerindeki olumsuz etkileri de beraberinde getiriyor.
Sosyal medya her ne kadar sanal ortamlarda birbirimizle iletişim kurmamızı kolaylaştırsa da, gerçek hayatta bireyi kişisel ilişkilerden koparan bir noktaya geldi.
Psikologlar özellikle sosyal medya sitelerinin pornografik içerik barındırdığı ve özellikle genç kızlara yönelik tehdit unsurları bulundurduğu için dikkatli olunması konusunda uyarılarda bulunuyor.
Uzmanlar sosyal mecralardaki özgürlük arayışının bireyi hataya sevk edebileceği ve güvenilmez kişilerle arkadaşlık kurabileceği konusunda aileleri uyarıyor.
Özellikle sohbet ortamları ve kimlik gizlenmek suretiyle dahil olunan platformlarda kullanıcıların tanımadıkları kişilerle uzun süre sohbet ettikleri ve sanal arkadaşlıklar kurdukları belirtilmekte. Sanal arkadaşlıkların belirli bir süre sonra istenilmeyen sonuçlar doğurabileceği gerçeğinden hareketle özellikle genç kızların sosyal medya kanalları aracılığıyla kandırılarak tuzağa düşürüldüğü de rastlanılan tehlikelerin içerisinde yer almakta.
Uluslararası Af Örgütü, kendisini orta derecede veya aktif internet kullanıcısı olarak tanımlayan kadınlarla internette istismar ve taciz deneyimleri hakkında anket araştırması yaptı.
Ankete katılan ve çevrimiçi istismara veya tacize uğrayan kadınların tüm ülkelerde neredeyse yarısı maruz kaldıkları istismar veya tacizin doğrudan kadın düşmanı ve cinsiyetçi olduğunu söyledi.
İnternette istismara veya tacize uğrayan kadınların beşte biri ile çeyreği arasında bir oranı maruz kaldıkları istismar veya tacizin fiziksel veya bedensel saldırı tehdidi içerdiğini söyledi.
Tüm ülkelerden araştırmaya katılan ve internette istismara veya tacize uğrayanların %58’i maruz kaldıkları istismar veya tacizin ırkçı, cinsiyetçi, homofobik ya da transfobik olduğunu söyledi.
İskenderun Teknik Üniversitesi Konservatuar öğrencilerinden İzel Arslan ve Merve Asena Tohma tarafından hazırlanıp sunulmuştur.