MHP’li Özdağ: “Türkiye de Parlementoya, Başbakan’a, tarafsız bir Cumhurbaşkanı’na ve kuvvetler ayrılığına ihtiyaç var.”

Published on:  /   Yorum yapılmamış

MHP’den ihraç edilen Bağımsız Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ, konferans vermek için geldiği İskenderun’da Gazeteciler Cemiyeti Basın Merkezi’ni ziyaret etti.
Referandum çalışmalarıyla ilgili Kamuoyunu bilgilendiren Özdağ, İGC Başkanı Veysel Cıncık ve Yönetim Kurulu Üyeleri tarafından karşılanan Özdağ, Referandum çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi.

 

Bağımsız Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ, “Türkiye de bir Parlementoya, Başbakan’a, tarafsız bir Cumhurbaşkanı’na ihtiyaç var, kuvvetler ayrılığına ihtiyaç var. Tek adam rejimine ihtiyaç yok.” Dedi. Özdağ, açıklamasında ‘’Bahçeli’nun referanduma ilişkin tutumunu tarih ve Türk Milliyetçileri ağır şekilde yargılayacak” derken, üçüncü tarafların suikastlar düzenleme girişimlerinin olabileceğine” dikkat çekti.
Özdağ, şöyle konuştu:
“Bir süredir yoğun bir çalışma ile Sayın Binali Yıldırım’ı Başbakan olarak tutmak için mücadele ediyoruz. İnşallah ‘Hayır’ çıkacak ve Banali Bey de Başbakanlığa devam edecek. Ama ‘bana gerek yok’ diye açıklamalar yaparak bizi sıkıntıya sokuyor. Türkiye de bir Parlementoya, Başbakan’a, tarafsız bir Cumhurbaşkanı’na ihtiyaç var, kuvvetler ayrılığına ihtiyaç var. Tek adam rejimine ihtiyaç yok.

 

“Ne zamandan beri darbeciler, terör örgütleri parlamenter rejimi savunuyorlar,”

Biz parlementer rejimin devamını istiyoruz ama bizi terör örgütleriyle, darbecilerle yan yana tutuyorlar. Ne zamandan beri darbeciler, terör örgütleri parlamenter rejimi savunuyorlar, bunu anlamıyoruz. Bu herhalde hem darbecilere hem terör örgütlerine yapılan çok büyük bir övgü. Bunun Türk Halkı’nda bir karşılığı oldu. Evet diyecekler dahi tepki gösterdi. Biz Türkiye’nin tamamını kucaklıyoruz. Evet diyecekler de Hayır diyeceklerde bizim kardeşimiz. Zaten biz birlikte Türk Milletiyiz.
Tabi bu provokasyonlar tutmayınca kendilerinin “neden Evet dediklerini anlatmak yerine bir başka izah yoluna gittiler. O da Menderes de, Türkeş de, Muhsin Yazıcıoğlu da yaşasaydı Başkanlık sistemine evet derlerdi” diye konuşmaları. Oysa, Demokrat Parti belgelerinde Başkanlığa karşı çıkıldığı görülüyor. Merhum Türkeş’in de desteklemediğini biliyorum. Muhsin Başkan’a da bunu yakıştırmalarının hakları yok.
“Almanya ve Hollanda tartışmaları Türkiye’yi küçük düşürüyor”

Bundan da sonuç alamayınca Türkiye’yi Almanya ve Hollanda’ya küçük düşürme pahasına dış politika üzerinden yeni bir mağduriyet politikasına, kayıkçı kavgasına başladılar. Bu arada Türk Devleti küçük düşürülmektedir. Giden bakan İsrail veya Almanya bakanı olsaydı Hollanda buna cesaret edemezdi. Çünkü bedelinin ağır olacağını bilirdi. Bu AKP İktidarının yıllardır sergilediği dış politikanın güçsüzlüğüdür. Alman uçakları İncirlik’den uçarak PKK’nın fotoğraflarını çekiyorlar ama bize vermiyorlar. Bunu sor onlara. Türkiye Cumhuriyeti’nin bir Bakanı derdest edildi, sen neyin tansiyonu düştü diyorsun. Hollanda Devletine, Milletine zarar vermeyecek önlemler alacağız diyorlar. Bunun karşılığı Hiçbir şey yapmayacaklarıdır. Beni en çok hakarete uğrayan Bayan Bakanın cevabı güldürdü. “Türk Halkı 16 Nisan da Hollanda ya gereken cevabı verecek” dedi. Sonucun, Hollanda ile ne ilgisi var ki.”

 

“Bakan “Ekonomi uçacak” diyor. Evet uçacak ama uçuruma”

Yaygın ve yerel medya kuruluşlarının baskı altına alındığını, dolayısıyla yayın kuruluşlarının yetkililerinin uyarılarak yayınlara çıkmalarının engellendiğini savunan Özdağ, 2 TV hariç hiçbir TV kanalına çıkartılmadıklarını, yerel TV yöneticilerinin çıkarılmamaları konusunda uyarıldığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“Biz de kendimizi anlatmak için elimizden geleni yapıyoruz. Biz, neden Hayır denilmesi gerektiğini anlatıyoruz. Başbakan ‘Başkanlık gelince terör bitecek’ diyor. Senin işin ne. Bitirsene. Başbakan yalan söylüyor. Ekonomi Bakanı ‘Başkanlık gelince ekonomi uçacak ‘ diyor. Haklı. Uçuruma uçacak. Bu ekonomi bakanı döneminde 6 bin Türk milyoneri servetini yurt dışına transfer etti. Senin işin ne. Şimdi uçur. Özetle, bu tek adam rejimini dayatmak,Terör örgütü PKK ile yeniden müzakerelere başlamak için gündeme getirilen bir rejim değişikliğidir. Demokrasinin tasfiyesidir. Güvenlik konferansında dünyadaki en önemli 10 güvenlik sorunundan birinin Türkiye’deki Referandum olduğu açıklandı. Başkanlık sistemi, olağanüstü halin artık olağan hale gelmesidir. Türk Halkı bunu hak etmiyor.”

 

‘Tarih ve Türk Milliyetçileri, Bahçeli’nin tutumunu ağır şekilde yargılayacak”
Prof.Dr.Ümit Özdağ, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tutumuyla ilgili bir soruya, ‘’Bahçeli’nun tutumunu tarih ve Türk Milliyetçileri ağır şekilde yargılayacak. Bahçeli, olağanüstü kongre sürecinin durdurulmasının bedelini ödüyor. Ülkücü hareket Devlet Bahçeli ile maddi manevi bağlarını koparmış durumda“ cevabını verdi.
“’Bahçeli’nin tutumunu tarih ve Türk Milliyetçileri ağır şekilde yargılayacak”

Özdağ, bir güvenlik uzmanı olarak uyarıda bulunmak istediğini de belirterek, şu açıklamayı yaptı:
Bahçeli’nin yaptığı açıklamalar tehlikeli tırmanmalara neden olabilir. Fakat daha kötüsü bu açıklamaların arkasına gizlenecek üçüncü tarafların Türkiye de ortalığı karıştırmak için düzenleyebilecekleri suikastlardır. Buna dikkat çekiyorum. Güvenlik konularında uzman akademisyen olarak konuşuyorum, siyasetçi olarak değil. O yüzden buna dikkat çekiyorum. Kendi toplantılarının zaman zaman basılması konusunu önemsemediklerini belirten Özdağ, ‘’onlar bizim çocuklarımız. Kafaları karışık olabilir. Zamanı gelince bizden özür dilerler, biz de affederiz. Önemli olan az önce söylediğim suikast tehlikesidir.” dedi.
Özdağ, Referandum’un Evet çıkması halinde neler olabileceği şeklindeki bir soruya da, şu karşılığı verdi: “Türkiye de tek adam rejimi, firavun rejimi başlayacak, Başkomutanın da aynı kişi olması nedeniyle askeri maceralara kolay girebilecek, ekonomik kriz ekonomik kaosa dönebilecek, PKK ile görüşmeler , Güneydoğu Anadolu da özerk bölge, Suriyelilere vatandaşlık verilmesi, Kıbrıs da taviz verilmesi gibi tehlikeleri yaşayacağımızı öngörüyoruz” diye konuştu.
Özdağ, Evet diyenlerin kendileriyle TV’lere çıkmasından korktuklarını da söyledi.
İGC Başkanı Veysel Cıncık, ziyaret için teşekkür ederek, “Biz İskenderun Gazeteciler Cemiyeti olarak tarafsızlığımızı koruduk koruyacağız. Hepimizin bir fikri elbette var. Ancak, Cemiyet olarak, Evet diyen siyasetçiye de Hayır diyen siyasetçiye de kapılarımız açık.” dedi.

 

Kategori:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You may use these HTML tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.