Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın, korona virüsüne ilişkin güncel bilgileri paylaşmak için düzenlediği basın toplantısında 13 Eylül Pazartesi itibariyle kentlerdeki bazı okullarda öğrencilere PCR tarama testleri yapacaklarını duyurmasının ardından veliler, tepkilerini sosyal medyadan duyurmaya başladı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın okullarda öğrencilere de rastgele olarak PCR testi taramasının yapılacağını duyurunca veliler uygulamaya karşı sosyal medyada ayağa kalktı.
Çocuklarına PCR teksi yapılmasının yasal bir hak olmadığını belirten bazı veliler ise Kurum yöneticilerine dilekçe ile başvuru için ellerinde hazırladıkları dilekçelerle Okul Müdürleri ile bulundukları İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü arasında mekik dokudu …
Velilerden tepki yağıyor
Bu açıklama sonrası pek çok veli ve hukukçu sosyal medyada bunun veli izni dışında rastgele yapılmasının kanuna aykırı olduğunu söyleyerek çekincelerini dile getirip, olabilecek bir tıbbı test ve uygulamaya razı olmadıklarını belirtti.
“Rızası olmayan veliler rızam yoktur” yazısının önceden okullara verilmesi gerektiğini savunurken Bazı hukukçular da konuyla ilgili görüşlerini sosyal medyada paylaştı.
Veliler, veli izninin gerektiğini vurgulayarak “Bu gün test yapıyoruz diyenler yarın kim bilir neler yapar: Biz devletimize, Milli Eğitim Bakanlığımıza, Öğretmenlerimize güvenerek çocuklarımızı güvenerek gönderiyoruz. Onlar bizim sizlere emanetimizdir. sakın ola emanetimize ihanet edilmesin. Çocuklarımıza dokundurtmayız” şeklinde tepki ve kaygılarını dile getirdiler.
Veliler hazırladıkları dilekçelerde şu görüşleri dile getirdi:
(BÜYÜK HARFLERLE OKULUN ADI)
………………………………………………. MÜDÜRLÜĞÜNE
Okulunuz öğrencilerinden ………… Sınıfı……. Nolu …………öğrencinin velisiyim.
Anayasanın 17. Maddesi “Tıbbi zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin
vücut bütünlüğüne dokunulamaz; rızası olmadan bilimsel ve tıbbi deneylere tabi
tutulamaz.” Hasta Hakları Yönetmeliğinin 22. maddesi kanunda gösterilen istisnalar hariç olmak üzere, kimse rızası olmaksızın ve verdiği rızaya uygun olmayan bir şekilde tıbbi
ameliyeye tabi tutulamaz. 24. maddesi “Tıbbi müdahalelerde hastanın rızası gerekir. Hasta küçük veya mahcur ise velisinden veya vasisinden izin alınır.” ve 25 maddesi “Kanunen zorunlu olan haller dışında ve doğabilecek olumsuz sonuçların sorumluluğu hastaya ait
olmak üzere hasta kendisine uygulanması planlanan veya uygulanmakta olan tedaviyi reddetmek veya durdurulmasını istemek hakkına sahiptir.”
Yukarıda sıralamış olduğum maddeler gereğince çocuğuma yapılacak olan hiçbir tıbbi müdahaleye (sürüntü testi, ilaç tedavisi, aşı vb) asla rızam yoktur. Konunun öğretmen(ler)ine ve okula herhangi bir sebeple gelecek sağlık ekiplerine bildirilmesini istiyorum.
Rızamız ve talebimiz dışında çocuğumuza herhangi bir tıbbi müdahalede bulunulmasının KCK’nin 86/ 2,3 –b,c,d C D maddelerince düzenlenen “kasten yaralama” 87 maddesinde belirtilen “taksirle yaralama” ve 257. maddesindeki “görevi kötüye kullanma” suçlarını oluşturacağını hatırlatır; böyle bir durumda konuyu. ………. bulunduğunuz il –ilçe Cumhuriyet Başsavcılığı’na intikal ettireceğimi belirtmek isterim.
Gereğinin yapılmasını arz ederim.
Tarih (gün/ay/yıl/imza)
Veli Adı SOYADI
Adres:
Telefon:
Öte yandan öğretmenin derse girmesi için yapılan uygulamaların hukuksuzluğuna dikkat çeken Av. Av. Kasım KARADAŞ attığı twet ile Gaziantep’teki gelişmeyi takipçileri ile
“Gaziantep’te bir öğretmen arkadaş derse girmesinin fiziki olarak engellenmesiyle karakola giderek suç duyurusunda bulunmuştur.” ifadeleriyle paylaştı…