RECEP ATAKAŞ FEN LİSESİ BİLİM İNSANI YETİŞTİRECEK

Published on:  /   Yorum yapılmamış

Bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere İlimize gelen Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Hatay Valisi Rahmi Doğan, Hatay Milletvekilleri TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, Hüseyin Şanverdi, Abdulkadir Özel, Sebahat Özgürsoy Çelik, Antakya Belediye Başkanı İzzettin Yılmaz, Yayladağı Belediye Başkanı Mehmet Yalçın, İl Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük, AK Parti İl Başkanı Adem Yeşildal ve İl Protokolü tarafından 14 Kasım 2022 Pazartesi günü saat 10.00’da Hatay Havaalanında karşılandı.

Karşılama sonrası program dahilinde beraberindeki heyet ile birlikte Hatay Valiliğini ziyaret eden Bakan Özer, Hatay Valisi Rahmi Doğan tarafından Valilik bahçesinde karşılandı. Valilik şeref defterini imzalayan Bakan Özer burada yapmış olduğu basın açıklamasında, Hatay’da eğitimde gelinen noktayı ayrıntılı olarak değerlendireceklerini, ilave yatırımlar planlayacaklarını belirterek “Hatay, özellikle mesleki eğitimde Türkiye’de öncü atılımların yapıldığı şehir. Eğitimde kalitede çok önemli projelere imza atan bir ilimiz.” dedi. Kentte, Kovid-19 salgını sürecinde solunum cihazı, maske makinelerinin üretiminde önemli projelere imza atıldığını belirten Bakan Özer, Vali Doğan’ı makamında ziyaret ederek bir süre sohbet etti. Daha sonra Valilik Tayfur Sökmen toplantı salonunda gerçekleşen Hatay İl Eğitim Değerlendirme Toplantısı’na katılan Bakan Özer, toplantı sonrasında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Bakan Özer, Hatay İl Eğitim Değerlendirme Toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada kentin 2022 yılı eğitim yılı için 619 milyon lira olarak planlanan eğitim yatırımı bütçesinin 1 milyar 982 milyonluk ilave ile 2 milyar 591 milyon liraya çıkarıldığını açıkladı. Hatay’ın eğitim alanında geldiği noktanın ayrıntılı olarak ele alındığını ifade eden Bakan Özer, tüm Türkiye’de okulların güvenli eğitim ortamları olması için güçlendirme çalışmalarının yıl sonuna kadar nihayetlendirileceğini belirterek Hatay’daki okulların depreme karşı güçlendirme çalışmaları için 500, okulların büyük onarım ihtiyaçları için 100 milyon liralık bütçe ilave edildiğini dile getirdi. En fazla yatırımın ise okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması için ayrıldığını belirten Bakan Özer, “Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayesinde 3 bin yeni anaokulu yapmak için yola çıktık ve şu ana kadar 2 bin 50’si bağımsız anaokulu, 15 bin 500’ü de ana sınıfı olmak üzere aslında 5 bin 150 bağımsız anaokulu kapasitesini oluşturmuş bulunuyoruz. Böylece Türkiye’de beş yaştaki okullaşma oranlarını bir sene gibi kısa sürede yüzde 65’ten yüzde 97’ye ulaştırdık. Üç yaştaki okullaşma oranını yüzde 9’lardan yüzde 16’lara ve dört yaştaki okullaşma oranlarını da yüzde 16’dan yüzde 35 gibi bir orana yükselttik. İnşallah, yılın sonunda bu oranları çok daha yüksek noktalara taşıyıp özellikle beş yaşı yüzde yüze tamamlayıp üç ve dördü de önemli oranda artırarak ortalamasını inşallah yaklaştırmış olacağız.” dedi.

Bu kapsamda Hatay’da 3’ü özel eğitim olmak üzere 17 bağımsız anaokulu yapılacağını, merkez ve ilçelerde ihtiyaç olan yerlerde 15 ilkokul, 10 da ortaokul olmak üzere kentte toplam 42 yeni okul yapılacağını, İskenderun’da inşaatı başlatılan öğretmenevinin de hızla tamamlanması için yatırım programına alındığını, Hatay’a bir de olgunlaşma enstitüsü kazandırılacağı müjdesi veren Bakan Özer, Tüm yatırımların Hatay’a hayırlı uğurlu olmasını dileyerek kentte eğitim süreçlerini başarıyla yürüten tüm yönetici ve eğitimcilere teşekkür etti.

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Valilik ziyareti akabinde Hatay Valisi Rahmi Doğan ve beraberindeki heyet ile birlikte Kırıkhan ilçemizde hayırsever iş insanı Recep Atakaş tarafından yaptırılan Kırıkhan Recep Atakaş Fen Lisesi’nin temel atma törenine katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla başlayan tören, hayırsever iş insanı Recep Atakaş’ın açılış konuşmasıyla devam etti. Hayırsever iş insanı Recep Atakaş konuşmasında, “Sayın Bakanım, Fen Lisesinin çocukluğumun geçtiği, acı ve tatlı hatıralarımın olduğu Kırıkhan ilçemize yapılmasına olur verdiğiniz için size yürekten teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum. Ayrıca Fen Lisemizin yapımı için bana destek veren Hatay Valimiz Sayın Rahmi Doğan’a, Milletvekillerimize, Kırıkhan Belediye Başkanımıza teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum. Bundan 25 yıl önce babam Naim Atakaş’ın adının verildiği Kırıkhan Naim Atakaş Anadolu Lisesini’de yaptırmıştım. Bunun gibi birçok okul yaptırdım, bu okullardan mezun olan çocuklarımızı belli yerlere, makamlara gelmelerini görmek beni çok mutlu ediyor, gurur duyuyorum. Sefa Atakaş Denizcilik Lisesi 8 metre uzunluğunda bir tekne yapmayı başardı, ziyaret etme imkanınız olursa gururla size bu tekneyi göstermek istiyorlar. Ayrıca Recep Atakaş Endüstri Meslek Lisesi de üretimden, satışa bölgemizin birincisi, Türkiye’nin de ikincisi oldu, bu sizlerden aldığı destek ve güçle Sayın Bakanım. Sayın Bakanım, Sayın Valim, değerli hazirun bir ülkenin kalkınmasında belirleyici unsur eğitimdir. Ülkemizi gelişmiş devletler seviyesinde görmek istiyorsak herkesin maddi ve manevi elinden geleni yapması gerekmektedir. Ben Recep Atakaş olarak yaşadığım sürece eğitime destek vermeye devam edeceğim. İnşallah benden sonra da burada bulunan oğlum Mustafa Atakaş ve yeğenim İhsan Ar bu yatırımları yapmaya, eğitime destek olmaya devam edecek. Bu okulun yapılmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.

Hatay Milletvekili TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, “Değerli Bakanım zat-ı alinizi Beyazıd Bestami Hazretlerinin diyarında misafir etmekten gurur ve onur duyuyoruz, bir kez daha şehrimize hoş geldiniz, şeref verdiniz Sayın Bakanım. Bugün bir hayalimizi gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Değerli Bakanım marifet iltifata tabidir. Bakan Yardımcılığı döneminizde de sizleri misafir ettik, çok değerli projelerin altına imza attınız. Sayın Bakanım Recep Atakaş Fen Lisesinin yapımında da imzanız var inşallah bu okulumuzdan da çok kıymetli insanlar yetişecek. Ayrıca 600 Milyon olan Hatay yatırımını 2,5 Milyara çıkartılması noktasında değerli Bakanımıza sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz. Hatay’ımıza katkı sağlayan hayırseverlerimize de teşekkür ediyorum, hayırlarının artarak devam etmesini istiyoruz. Bu eserin ortaya çıkmasında büyük emeği olan değerli Valim Rahmi Doğan’a çok teşekkür ediyorum. Burada emeği geçen tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum.” dedi.

Hatay Valisi Rahmi Doğan, “Sayın Bakanım, sayın Milletvekillerim, hayırsever iş insanımız Atakaş Şirketleri Yönetim Kurulu Başkanı sayın Recep Atakaş, çok değerli mesai arkadaşlarım, kıymetli hemşehrilerim hepinizi saygı, muhabbet ve sevgiyle selamlıyorum. Sayın Bakanım sabah bir değerlendirme toplantısı yaptık. Bakanlığımızın İlimize yaptığı ve bundan sonra yapacağı yatırımları değerlendirdik. Ben Hatay halkı adına zat-ı alinize şükranlarımı sunuyorum. 2022 yılının içerisinde planlananları kat kat arttırarak Hatay’ın eksiklerini gidermek için bizlerin önünü, yolunu açtınız. Allah sizlerden razı olsun. Hatay’da milli eğitim yatırımları hızla devam ediyor. Ancak hayırseverlerimizin de Hatay’a, Hataylılara ciddi katkıları oluyor. Bizlerin yükünü alıyorlar, ben hem bu hayır işini yapacak olan Recep Atakaş’a, hem diğer ilçelerimizde benzer yatırımlar yapan ve yapmak isteyen hayırseverlere şükranlarımı sunuyorum. Sayın Bakanım burası okullar bölgesi, Kırıkhan’ın en güzel lokasyonuna sahip bir bölge. Burası ciddi yüksekliği olan bir alandı. Bu alanı Kırıkhan Belediye Başkanımızla birlikte bu duruma getirmiş bulunuyoruz. Burası yeni nesillerin yetişmesine, geleceğimizin sahibi olan gençlerimizin yetişmesine vesile olacak. Ben hayır sahibi Recep Atakaş’a, emeği geçen tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Zat-ı alinizi saygıyla selamlıyorum. Bugün yoğun bir programınız var, İskenderun ve Payas ilçelerimize de giderek oradaki yatırımları değerlendireceğiz. Tekrar katılımlarından dolayı tüm hemşehrilerime saygı ve sevgilerimi sunuyor, hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum.” dedi.

Bir ülkenin en kalıcı sermayesinin beşeri sermayesi olduğuna işaret ederek bu sermayenin niteliğini artıracak en önemli enstrümanın da eğitim olduğunu getirerek ülkelerin toplumlarının refahını yükseltmek için en fazla yatırım yaptıkları alanın eğitim olduğunu işaret eden Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, konuşmasının devamında “Maalesef bizler 2000’li yıllara geldiğimiz zaman eğitim karnemizin çok da iyi olmadığını görüyoruz. 2000’li yılların başında ilkokul hariç eğitimin tüm kademelerinde okullaşma oranlarının yüzde 50’nin altında gerçekleştiğini görmekteyiz. Bu, ne demek? Ülkemizin en önemli fırsat penceresi genç nüfus olmasına rağmen biz ülke olarak bu genç nüfusu tüm kademelerde eğitimle maalesef buluşturamamışız.” dedi.

2000’li yıllarda beş yaş grubundaki yüz çocuktan sadece 11’inin, lise çağındaki gençlerin yüzde 44’ünün okullarla buluşabildiğini kaydeden Özer, 2000’li yıllardan sonra gecikmeli bir eğitim seferberliğiyle okullaşma oranlarının ilk kez tüm kademelerde yüzde 95’in üzerine çıkarıldığını ifade eden Bakan Özer, “Beş yaştaki okullaşma oranları yüzde 11’den yüzde 97’ye ulaştı. Ortaöğretimdeki net okullaşma oranı yüzde 44’ten yüzde 95’lere çıktı. Yükseköğretimdeki okullaşma oranları yüzde 14’lerden yüzde 48’lere çıktı. Sadece bunlar mı yapıldı? Hayır. Eğitimin önündeki antidemokratik uygulamaların tamamı kaldırıldı. Düşünün, bu ülkede kız çocuklarının eğitimle buluşmasının önünde başörtüsü gibi bir yasak vardı. İmam hatip liselerinin, meslek lisesi mezunlarının yükseköğretime erişimini engelleyen katsayı uygulaması vardı. İşte bu dönemde bir taraftan okullaşma oranları artırılırken aynı zamanda eğitimin önündeki tüm antidemokratik uygulamalar kaldırıldı.” ifadelerine yer verdi.

Tüm bunların kolay olmadığını, 2000’li yıllarda 300 binler seviyesinde olan derslik sayısının şu an 857 bine ulaştığını, 500 bin olan öğretmen sayısının 1,2 milyona, öğrenci sayısının da 19 milyonun üzerine çıktığını, son yirmi yılda eğitime verdiği tüm destekler, eğitime ayırdığı en yüksek bütçe için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkürlerini bir kez de Kırıkhan’dan sunduğunu dile getiren Bakan Özer, Eğitimde son yirmi yılın “Türkiye Yüzyılı” şarkısında söylendiği gibi mazlumların şarkı söylediği bir döneme karşılık geldiğini, son 20 yıldaki en büyük kazanımın kız çocuklarının eğitime erişimi alanında olduğunu belirterek “Yıllarca kız çocuklarının eğitimle buluşması için dünya kadar seferberlikler yapıldı. Hatta çoğu zaman da muhafazakâr kesim, ‘Kız çocuklarını eğitimle buluşturmuyor.’ diye sürekli töhmet altında bırakıldı. Bir taraftan okul yapılmadı. Bir taraftan başörtüsü yasakları uygulandı. Bir taraftan da muhafazakâr kesim, ‘Çocuklarını eğitimle buluşturmuyor.’ diye sürekli suçlandı. 2000’li yıllarda ortaöğretimdeki kız çocuklarının okullaşma oranı yüzde sadece 39,2 idi. Bugün yüzde 94 nokta 66. Türkiye’nin en ücra noktalarına kadar hizmetimizi, hizmetimizin kalitesini sürekli arttırmak için, gece gündüz demeden çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.

Hatay ziyaretinde kentin mevcut eğitim yatırımları bütçesinin 619 milyon liradan yaklaşık 2,5 milyar liraya yükseltildiğini, bu yatırımların sadece Hatay’a değil, Türkiye’nin her köşesine ulaştırılmaya çalışıldığını ifade eden Bakan Özer, “Yeter ki çocuklarımız çok daha güvenli, sağlıklı okullarda eğitime erişebilsinler. İçinde bulundukları lokasyondan, sosyoekonomik arka planlarından bağımsız şekilde herkes en nitelikli eğitime erişebilsin. Tek derdimiz bu. Hiçbir ayrım yapmadan Türkiye’nin her noktasına eğitim yatırımlarını ulaştırmak için çaba sarf ediyoruz. İnşallah, yarınlarımız çok daha güzel noktalara ulaşacak.” dedi.

Bu süreçte en büyük paydaşlarından birinin de geleceğin Türkiye’sini inşa edecek gençlerin eğitim alacağı okulları inşa ettiren hayırseverler olduğunu dile getiren Bakan Özer, Kırıkhan Fen Lisesinin bölgeye kazandırılması nedeniyle Recep Atakaş ve emeği geçen herkese teşekkür etti.

Tören Bakan Özer’in, Hatay Valisi Rahmi Doğan, hayırsever iş insanı Recep Atakaş ve protokol üyelerinin ilk harç için temel atma butonuna basılması ile son buldu.

Kırıkhan ilçemizde hayırsever iş insanı Recep Atakaş tarafından yapılacak olan Kırıkhan Recep Atakaş Fen Lisesi’nin temel atma törenine katılan Bakan Özer, düzenlenen törenin ardından Hatay Valisi Rahmi Doğan ve beraberindeki heyet ile birlikte Kırıkhan Kültür ve Sanat Merkezi olarak düzenlenen Kırıkhan ilçemizdeki Tarihi Sarı Okul’u gezerek, restorasyon çalışmalarını yerinde inceledi.

Akabinde, İskenderun ilçemizde Tosyalı Holding tarafından yaptırılan Tosyalı Özel Eğitim Okulu’nun inşaat alanını ziyaret ederek, çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi alan Bakan Özer, Vali Doğan ve beraberindeki heyet ile birlikte Payas ilçemizde Tarihi Sokollu Mehmet Paşa Külliyesi’nde bulunan İlçe Halk Kütüphanesini ziyaret ederek, öğrencilerle bir süre sohbet etti.

Bakan Özer son olarak program dahilinde Vali Doğan ve beraberindeki heyet ile birlikte okul idarecilerimiz ve öğretmenlerimizin katılımıyla gerçekleşen 2022-2023 Eğitim-Öğretim yılı Değerlendirme Toplantısına katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla başlayan program İl Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük ve Hatay Milletvekili TBMM Dijital Mecralar Başkanı Hüseyin Yayman’ın konuşmalarıyla devam etti. Müdür Büyük ve Hatay Milletvekili Yayman’ın konuşmalarının ardından katılımcılara hitaben bir konuşma gerçekleştiren Vali Doğan, konuşmasında “Sayın Bakanım başta zat-ı aliniz olmak üzere heyeti saygıyla selamlıyorum. Sabah yapmış olduğumuz toplantıda Hatay’ın yatırımlarını değerlendirdik. 2022 yılı için bize ön görülen ödeneklerin kat kat üstünde bir ödenek takviyesiyle önümüzü açtınız. Ben zat-ı alinize şükranlarımı sunuyorum. Talimatlarınızı en iyi şekilde takip edip, hepsini yerine getireceğimizden emin olabilirsiniz. Sizin gönderdiğiniz ödenekleri alanda doğru bir şekilde kullanacağız, bundan hiç şüpheniz olmasın. Bugün bir hayır sahibi tarafından yaptırılan okulumuzun açılışını yapmanız bizi çok mutlu etti. Hayır sahiplerimiz İlimizde çok ciddi yatırımlar yapıyorlar. Buradan onlara hem şükranlarımı sunuyorum, hem de zat-ı alinize onları onure ettiğiniz için ayrıca teşekkür ediyorum. Kalabalık bir heyet var, yöneticilerimiz burada sizi dinlemek istiyorlar, talimatlarınızı almak istiyorlar. Ben tekrar Hatay’a geldiğiniz için şükranlarımı sunuyorum ve herkesi saygıyla selamlıyorum.” dedi.

2022-2023 eğitim öğretim yılına çok yoğun bir tempoda başladıklarını, salgın sürecindeki kapanmaların ardından okulların ara vermeden yüz yüze eğitim yaptığı bir dönemi yaşamanın mutluluğu içinde olduklarını, okulların toplumdaki eşitsizliklerin dengelendiği yerler olduğunu, okullar kapandığı zaman bu imkâna en fazla ihtiyacı olanların en fazla kaybedenler olduğunu ifade eden Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Eğer biz okulları açmasaydık ülkenin bu kadar kolay bir şekilde normalleşmesi mümkün değildi. İşte bu tarihî katkılardan dolayı ben Millî Eğitim Bakanı olarak tüm öğretmenlerime hem birinci dönemin sonunda hem ikinci dönemin sonunda başarı belgesi gönderdim.” dedi.

Göreve başladığı 6 Ağustos tarihinden bir ay sonra 6 Eylül günü okulları açtığını, o dönemde tatilin uzatılması için sosyal medya aracılığıyla baskı yapıldığını anlattı ve dirayetli durularak o sürecin atlatıldığını ifade eden Bakan Özer, 17 Haziran’da okullar kapandıktan hemen sonra yeni eğitim yılı hazırlıklarını başlattıklarını vurguladı. Cumhuriyetin 100’üncü yılına girerken eğitimde kronikleşen problemleri kaldırarak güzel başlangıçlar yapmak için çalıştıklarının altını çizen, Bakan Özer daha önceki yıllarda yapılanlara ilave üç şey yaptıklarını ifade etti. İlk kez 12 Eylül’de eğitim öğretim yılı başlamadan bir hafta önce tüm Türkiye’deki okullarda 60 bin temizlik görevlisinin göreve başlatıldığını, tüm öğrencilerin yardımcı kaynak ihtiyacının öncelikle elektronik ortamda paylaşılarak ardından da basılı olarak öğrencilere ulaştırıldığını dile getiren Bakan Özer, “2022-2023 eğitim öğretim yılı başında ders kitapları gibi yardımcı kaynakları da basıp ücretsiz olarak tüm illerimize gönderdik. 153 milyon ders kitabı ücretsiz ulaştırılırken 160 milyon da yardım kaynağı öğrencilerimize ulaştırdık.” dedi.

Yıllardır okulların bütçesinin bir sorun oluşturduğunu, ihtiyacı olan okullara daha fazla bütçe gönderilmesiyle ilgili temenniler dile getirildiğini hatırlatarak, şu anda tüm okullara bütçe gönderildiğini ifade eden Bakan Özer, bu miktarın 6 milyar 200 milyon lira olduğunu ve kırtasiye, küçük onarım ve temizlik gibi ihtiyaçlar için gönderilen 6 milyar 200 milyon liranın 4 milyar 100 milyonunun kullanıldığını ifade eden Bakan Özer, “Hükümet son yirmi yılda en büyük bütçeyi Millî Eğitim Bakanlığına verdi. Bu kadar okul yapan, bu kadar büyük bütçeyi Millî Eğitim Bakanlığı’na ayıran iktidar, okulların ihtiyacını karşılamaktan aciz kalabilir mi? Bakın hala 2 milyar lira okulların hesabında duruyor. Amacımız, okullarımızı kimseye muhtaç etmemek. Kullanmaktan çekinmeyin.” ifadelerine yer verdi.

Son yirmi yılda eğitimdeki dönüşümlere değinen Bakan Özer, bir ülkenin en önemli ve kalıcı sermayesinin beşeri sermaye olduğuna, beşeri sermayenin niteliğini artıracak en önemli enstrümanın da eğitim olduğuna işaret etti. 2000’li yılların başında başörtüsü ve katsayı gibi antidemokratik uygulamaların yaşandığını, okullaşma oranlarının yüzde 50’nin altında bulunduğunu dile getiren Bakan Özer, konuşmasının devamında “Beş yaştaki okullaşma oranları yüzde 11, ortaöğretimdeki okullaşma oranı yüzde 44 idi. Ama son 20 yılda üç boyutlu bir başarı hikayesi var. Birincisi fiziksel yapı, yani derslik sayıları üç yüz binlerden sekiz yüz elli yedi binlere ulaştı. Doğu batı hiçbir ayrım yapılmadan sağlandı. 19 yılda, beş yaştaki okullaşma yüzde 11’den yüzde 97’ye çıktı. Ortaöğretimdeki okullaşma oranları yüzde 44 iken bugün yüzde 95 oldu. İlkokuldaki okullaşma oranı yüzde 99.63, yani yüzde yüz. Ortaokuldaki okullaşma yüzde 99.44. Bunları sağlamak için sosyal politikalar uygulanıyor. Garip gurebanın çocuklarının okulların devam ettirebilmesi için burslar, pansiyonlar, taşımalar eğitimler, ücretsiz yemek gibi destekler sağlanıyor. Bir buçuk milyon öğrenci ücretsiz yemek yiyor. Eğitim sistemi artık demokratikleşiyor. Düşünün, bu ülkede ülkenin kız çocuklarının eğitime erişiminin önünde başörtüsü engeli vardı. Sonra da ‘kız çocuklarının okullaşması lazım’ diyorlardı. Ama kimse o zaman kadın hakları ile ilgili konuşmadı. Meslek liselerinde, katsayı uygulaması ile ülke, ekonomik kalkınmasını yerine getiremesin isteniyordu. Katsayı uygulaması nedeniyle bu ülke üç büyük bedel ödedi: Birincisi, mesleki eğitimde iş gücü piyasası aradığı elemanı bulamadı. İkincisi, okullar arası başarı farkı derinleşti. Üçüncüsü, meslek liselerinde devamsızlık, terk oranları ve madde bağımlılığı gibi başka sorunlar ortaya çıkmaya başladı. Biz kaldırdık bu zararlı katsayı uygulamasını. Bunlar yapılırken, kaliteden de ödün verilmedi.” dedi.

PISA ve TIMSS uluslararası öğrenci başarı araştırmalarına göre Türkiye’nin son yirmi yılda girdiği tüm araştırmalardan bir önceki döneme göre puanlarını yükselterek çıktığını dile getiren Bakan Özer, “Eğitim sistemi bu kadar büyümesine rağmen, öğretmen ve derslik başına düşen öğrenci sayısı, 2000’li yıllardan çok daha güçlü hale geldi. OECD ortalamaları yakalandı. Yani kalite sürekli iyileşiyor. Bunu başaran ülke çok az. Bir taraftan 2000’li yıllarda 2.3 milyon civarında ortaöğretim öğrencisi var, şu anda 6 buçuk 7 milyon. 2000’li yıllarda beş yüz binlerde olan öğretmen sayısı, şu anda 1.2 milyona ulaştı ve bunun büyük bir çoğunluğu da kadınlarımızdan oluşuyor. Beş yüz bindeyken yüzde kırkı kadınlarken öğretmenlerin, bir nokta iki milyona ulaştığı zaman yüzde elli dokuzuna ulaştı kadın öğretmenlerimizin sayısı.” dedi. Türkiye’nin ilk kez eğitime erişim problemini aşıp, eğitimdeki niteliği artırmayla ilgili yoğunlaşabilme imkanına kavuştuğunu ifade eden Özer, “Bu sürecin lideri olan Sayın Cumhurbaşkanımıza, eğitime vermiş olduğu değer ve bütçede eğitime pozitif ayrımcılık yaptığı için şükranlarımı sunuyorum.” dedi.

Bakanlık olarak yeni dönemde üç unsura ağırlık verildiğini hatırlan Milli Eğitim bakanı Özer, “Birincisi okul öncesi eğitim. Okul öncesi eğitim, eğitim kademelerinin en kritik aşamasını oluşturmakta. Çünkü eğer okul öncesi eğitime erişimde dezavantajlar ve kısıtlamalar varsa eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirebilmeniz, okullar arası başarı farkını ortadan kaldırabilmeniz mümkün değil. 2000’li yıllarda beş yaşta okullaşma oranı yüzde 11. Üç dört yaş yok zaten. Göreve geldiğimde, üç yaşta Ağustos 2021’de yüzde 9 olan okullaşma oranını şu anda yüzde 16’ya çıkardık. 4 yaşta okullaşma oranı yüzde 16 iken bugün yüzde 35’e, 5 yaşta okullaşma oranı yüzde 65 iken bugün yüzde 97’ye yükseldi, yıl sonu yüzde 100’e çıkaracağız inşallah. Türkiye’de 2 bin 782 anaokulu vardı, biz, 3 bin yeni anaokulu yapmak için yola çıktık. Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayesinde proje başlattık, bir yılda 2 bin 50 bağımsız anaokulunu hizmete aldık, 15 bin 500 anasınıfı açtık. Bu, 3 bin 100 tane bağımsız anaokuluna tekabül ediyor basit olarak. Dolayısıyla 5 bin 150 bağımsız anaokulu kapasitesine ulaştık. Bakın bu adımlar 1 yılda oldu.” dedi.

Okul öncesi eğitimle ilgili eğitim ekonomistlerinin söylediği ‘Uzun vadeli getirisi maksimum ama yatırım maliyeti minimum olan eğitim yatırımıdır.’ İfadelerine yer veren Bakan Özer, “Çünkü okul öncesi eğitim sadece bilişsel becerileri güçlendirmez, aynı zamanda psiko-sosyal, duygusal gelişimlere de katkı vererek bilişsel olmayan becerileri de güçlendirir.” ifadesini kullandı. Özer, “Okul öncesi eğitime giden bireylerin, gitmeyen bireylere göre eğitimde ve istihdamda kalma süreleri çok yüksek ama kritik bir şey daha var. Suça bulaşma oranları da çok düşük. Yani biz okul öncesi yatırımla bu ülkenin geleceği için çok ciddi bir yatırım yapmış olduk. Bu sayede aynı zamanda çocuğunu okula ücretsiz gönderemeyip evinde kalan kadınların istihdamına da imkân sunulmuş olacak.” değerlendirmelerinde bulundu.

Bakan yardımcılığı döneminden itibaren mesleki eğitimi ayağa kaldırmak için çalışmalar yaptıklarını belirten Bakan Özer, yaptıkları hamleyle sektörün tüm temsilcilerini eğitimin tüm süreçlerine dâhil ettiklerini dile getirdi.

Program, Bakan Özer’in okul yöneticileri ve öğretmenlerimizin talep ve önerilerini dinlemesiyle son buldu.

Bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunan Bakan Özer’e, Hatay Valisi Rahmi Doğan, Hatay Milletvekilleri TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, Hacı Bayram Türkoğlu, Hüseyin Şanverdi, Abdulkadir Özel, Sabahat Özgürsoy Çelik, Serkan Topal, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Kaya, İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tolga Depci, İlçe Kaymakamları, İl Jandarma Komutanı Mustafa Bakçepınar, İlçe Belediye Başkanları, İl Protokolü, AK Parti İl Başkanı Adem Yeşildal eşlik etti.

Kategori:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You may use these HTML tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.