Sümerler’den Antik Yunan ve Antik Roma’ya uzanan Anneler günü baharla birlikte kutlanmış farklı ritüellerle. “Ananın emeği var her iyi işimizde” sözleriyle çınlattığımız sınıflarda İlk okula giderken öğrendiğimiz okul şarkılarının başında gelirdi. “ANNEMİZE TÜRKÜ”
Serpil KORKMAZ
“Güneşin alası çok, Her evin çilesi çok, Analar çeker yükü, Kimsenin bilesi yok,
Gelin çiçek derelim, Yollarına serelim, Sevgi dolu türkülerle, Annemize verelim, Çocuğa bakar anne ,
Evine tapar anne, Gece gündüz çalışır, Yarını yapar anne, Anamız başımızda, Her öğün aşımızda,
Ananın emeği var, Her iyi işimizde”
Anneler Günü ile ilgili birçok hikâye anlatılır. Bu öykülerden en bilineni ise Anna Jarvis’in hikayesi.
Ülkemizde 1955 yılından beri kutlanan Anneler Günü, Amerikalı bir kızın çok sevdiği annesinin ölümü üzerine 1908’de tüm arkadaşlarını çağırarak anma günü düzenlemesinin ardından çığ gibi yayılan bu kutlama 1914’te ABD Kongresi’nin onayıyla ülke çapında 1914 yılının ikinci pazarı anneler günü olarak ilan edilmiştir.
Bir süre sonra anneler gününün ticarileştiğini gören ABD’nin Virginia eyaletinde yaşayan öğretmen Anna Jarvis, 1905 yılında vefat eden annesi için her yıl kutlama yapmak istemesiyle başlayan bu anlamlı günün zamanla ticarileştiğini görmesi üzerine davalar açar fakat hiç birini kazanamaz.
Anneler Gününün kökeni Sümerler’e uzanıyor!
Sümerler, çeşitli isimlerle doğurganlık, analık, doğanın yeniden uyanışı ile birlikte bahar aylarında Anneler Gününü kutlanmış.
Anneler Günü, Antik Yunanların Yunan mitolojisinde de yer alır. Bu özel gün Yunan mitolojisinde pek çok tanrı ve tanrıçanın annesi olan Rhea onuruna verdikleri yıllık ilkbahar festivali kutlamalarıyla başlar.
Antik Romalılar da ilkbahar festivallerini İsa’nın doğumundan 250 yıl öncesinden ana tanrıça Kibele onuruna kutluyorlardı.
1600’lü yıllarda Anneler Günü “mothering day” adı altında bu anlamlı gün için şenlikler düzenlenmiştir. Bu günde çalışanlara tatil verilerek, Analık Pastaları sunulur. Hıristiyanlığın yayılmasıyla tüm kötülüklerden koruyan “Anneler Kilisesi”ni onurlandırmak için bu kutlamaların zamanla boyut deştirdiği söylenir.
Anneler Günü geleneği, Antik Yunanlı’ların Yunan mitolojisindeki pek çok tanrı ve tanrıçanın annesi olan “Rhea” onuruna verdikleri yıllık ilkbahar festivali kutlamalarıyla sürmüş.
Antik Romalı’lar da ilkbahar festivallerini İsa’nın doğumundan 250 yıl öncesinden ana tanrıça “Cybele” onuruna kutluyorlardı. 1600’lü yıllarda “mothering day” adı ile şenlikler düzenlenmiş. Çalışanlara tatil verilmiş. Analık Pastaları sunulmuş. Hıristiyanlığın yayılmasıyla tüm kötülüklerden koruyan “Anneler Kilisesi”ni onurlandırmak için bu kutlamalar çerçeve değiştirmiş.
Türkiye’de anneler günü 1955’den bu yana kutlanıyor
Anneler Günü ülkemizde 1955 yılından bu yana kutlanıyor. Türk Kadınlar Birliği’nin ülkemizde her yıl çocukları için büyük fedakârlığa katlanan annelerden birini yılın annesi seçme geleneği vardır. Bu gelenek pandemi salgınının gölgesinde kutlanıyor.
Türk Kadınlar Birliği, mücadele eden sağlık çalışanlarının virüsü dolayısıyla yaşama veda eden sağlıkçıların annelerini yılın anneleri olarak seçerek hükümete de bir çağrıda bulunarak, “sizle de bizlerin evlatlarısınız. Virüs nedeniyle yaşamalarını yitiren sağlıkçılara işaret ederek Covid 19’un meslek hastalığı olarak kabul edilmesine ilişkin taleplerini dile getirdiler.
Türkiye’de her yıl mayıs ayının ikinci pazarı Anneler Gününde, yayın kuruluşları annelerle ilgili yazılar, anılar, şiirler yayınlar. Radyo ve televizyonda anne sevgisini konu eden programlar yapılır. Türk Kadınlar Birliği’nin şubesi olan illerde yılın anneleri seçilirdi öncesi Anneler Günü dolayısıyla olular da bir dizi etkinlikler düzenlenir ve annelere hitabeden şiirler, söylenen türküler, şarkılar, dile getirilir, oyunlar sahnelenir, filmler izletilirdi.
Annelere ve anne şefkatini taşıyan tüm kadınlara…Tüm kadınlara sevgiyle…