İskenderun Eğitim Sen: Sefalet Artışları Değil İnsanca Yaşamaya Yetecek Bir Ücret İstiyoruz!

Published on:  /   Yorum yapılmamış

Yaşanan pandemi sürecinde de okulların açık kalmasını, eğitim emekçilerinin de aşılanmasının tamamlanması gerektiğini ifade etti. Gelinen süreçte okullarda vakaların arttığına işaret eden Eğitim Sen İskenderun Şube Başkanı Şube Başkanı Mustafa Ünsal, “Okullarda vakalar artıyor. Çocuklarımızın geleceği için, okulların açık kalması için bir an önce eğitim emekçilerinin aşılanmaları tamamlanmalıdır.” Dedi.

Siyasal iktidar, COVID-19 salgınında “hayatın eve sığmadığını” görerek yasak ve kısıtları, 2020

Yılının Haziran ayında yaptığı gibi, toplu ve kontrolsüz biçimde gevşettiğini kaydeden Ünsal, açıklamasının devamında eğitim emekçilerinin iki doz açı uygulanması ve ardından okulların açılmasına imkan tanınması gerektiğini ifade ederek yetkilileri bir kez daha uyardı.

 

Kısıtlarla da olsa nikâh, düğün, restoran, sivil toplum kuruluşlarının etkinliklerini birlikte açmaya karar

vererek vaka artışına yol açan yeni bir sürecin önünü açtı. Defalarca belirtmemize rağmen eğitim emekçilerinin iki doz aşısı yapılmadan okulların açılmaması talebimiz duymazlıktan gelindi. Sayıları bir milyon iki yüz binin üzerindeki eğitim emekçilerinden sadece seksen bin köy öğretmeni aşılandı. Buradan bir kez daha sesleniyoruz. Okullarda vakalar artıyor. Çocuklarımızın geleceği için, okulların açık kalması için bir an önce eğitim emekçilerinin aşılanmaları tamamlanmalıdır.

 

Eğitim Sen İskenderun Şube Başkanı Şube Başkanı Mustafa Ünsal, sendikalı olsun olmasın tüm kamu emekçilerinin insanca yaşamaya yetecek bir maaş talebine sahip çıkmaya, hayat pahalılığına, adaletsiz vergi sistemine karşı emeğin haklarını korumak için birlikte mücadele etmeye çağırdı.

Yaşanan pandemi sürecinde de okulların açık kalmasını, eğitim emekçilerinin de aşılanmasının tamamlanması gerektiğini ifade eden Eğitim Sen İskenderun Şube Başkanı Şube Başkanı Mustafa Ünsal açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

 

Değerli Kamu Emekçileri, Değerli Basın emekçileri, Değerli Dostlar,

Yıllardır yaşanan her krizin faturası biz kamu emekçilerine, işçiye,köylüye,dar gelirliye kesildi.Biz ne zaman hakkımız desek kriz var dediler.Aynı gemideyiz batarsak beraber batarız dediler.Ama bize hep o geminin kazan dairesi reva görüldü.Bir avuç mutlu azınlık ise bizim alın terimizle,emeğimizle geminin lüx kamaralarında keyif çatmaya devam etti.

Hayatın her alanında iliğimize kadar hissettiğimiz baskı ve kutuplaşma politikaları, pandemi,hayat pahalılığı,geçim derdi,işsizlik ve daha saymakla bitmeyecek sorunlar yumağı.

Siyasal iktidar halkın, emekçilerin yaşadığı dertleri, sıkıntıları çözmek yerine attığı her adımda sorun yumağını büyütüyor. Acı reçete yine emekçilerin, yoksullaştırılan halkın önüne konuluyor.

TÜİK vasıtası ile açıklanan enflasyon verileri emekçilerin önüne konulan acı reçetenin,  kuru ekmek bütçesinin bir parçasıdır. Milyonlarca kamu emekçisi, işçi,  emekli çarşıda pazarda yaşanan gerçek enflasyonu perdeleyen rakamlarla, sahte verilerle bir kez daha açlığa mahkûm edilmek istenmektedir.

Ne yazık ki TÜİK verileri çok uzun süredir emekçi kesimlerin maaşlarını, ücretlerini baskılamanın, düşük maaş-ücret politikasının aracı haline getirilmiştir. Ali Cengiz oyunları ile takla attırılan rakamlarla çarşıda pazarda yaşadığımız gerçek enflasyon perdelenmiş, bu sahte verilere göre maaş artışı yapılan milyonlar her yıl daha fazla yoksulluğa itilmiştir. Siyasal iktidar yıllardır bu sahte rakamların ardına saklanarak ‘ asgari ücretliyi işçiyi, memuru, emekliyi enflasyona ezdirmedik’ nutukları atmaya devam etmiştir.

Yılardır sürdürülen ve artık deyim yerinde ise kabak tadı veren oyun pandemi koşullarında bile tekrar sahnelenmek istenmektedir. Panedemi ile artan hayat pahalılığını görmezden gelenler,üç milyonu aşkın kamu emekçisinin ve 2 milyon kamu emekçisi emeklisinin bir yıl boyunca sefalet oranlarındaki artışlarla yetinmesini beklemektedir.

Ancak maaş artışları TÜİK’in hedeflenen enflasyon rakamlarına göre yapılan, her yıl yenilenen adaletsiz Gelir Vergisi Tarifesi ile bu artışlar dahi cebine girmeden el konulan, sonuçta her yıl yoksulluk sınırından daha fazla uzaklaşıp açlık sınırına daha fazla yaklaşan beş milyonu aşkın kamu emekçisi ve emeklisinin daha fazla fedakarlık yapacak hali kalmamıştır.

Sadece son bir yıl içinde ortalama kamu emekçisi maaşı ile alınan dolar 114 dolar, çeyrek altın 3 adet, gram altın ise 4,5 adet azalmıştır.

Son bir yıl içinde doğalgaz %32, elektrik %31,  baklagiller %60, peynir %27, yumurta %80,  ayçiçeği yağı %50 zamlanmış,  köprü ve otoyol geçiş ücretlerine %26 zam yapılmıştır. Buna karşın kamu emekçilerinin maaşlarında yapılan artış ise  %4,36’lık enflasyon farkı ile birlikte sadece yüzde %7.36 kalmıştır.

Açlık sınırının 2.600, yoksulluk sınırının 8.600 TL’yi aştığı bugünün koşullarında hiç kimsenin kamu emekçilerinin maaş artışlarında TÜİK vasıtası ile açıklanan sahte enflasyon rakamlarını dayatma hakkı   yoktur.

İNSANCA YASAMA YETECEK BİR MAAŞ HEPİMİZİN HAKKIDIR.

BUNUN İÇİN

-Sadece geçtiğimiz yılın kayıplarını telafi etmek için maaşlarımızın 2021 yılının başından itibaren geçerli olmak üzere seyyanen 1000 TL arttırılmasını,

-Çoktan iflas eden sendika yasasına son verilerek evrensel  hak ve özgürlüklere uyumlu grev hakkıyla tamamlanmış gerçek bir pazarlık sistemine geçilmesini,

-Yıllardır sahte enflasyon rakamları ile maaşımızda yaşadığımız kayıpların telafisi için gerçek toplu pazarlık masasının bir an evvel kurulmasını,

-En düşük kamu emekçisi maaşının; kira,yakacak,ulaşım gibi sosyal ödemelerle yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmasını,

-Tüm yükün emekçilerin üzerine yıkıldığı vergi adaletsizliğine son verilmesini, bunun için kar ve servet gelirlerine tanınan ayrıcalıkların kaldırılmasını,belli bir servet düzeyinin üzerindekilerin vergilerinin arttırılmasını,

-Birinci vergi diliminin %15’ten %10’a düşürülerek, yoksulluk sınırına kadar olan maaşlardan yapılan kesintilerin birinci vergi dilimine sabitlenmesini, İSTİYORUZ.

Hangi sendikaya üye olursa olsun, yada bir sendikaya üye olmasın, tüm kamu emekçilerini insanca yaşamaya yetecek bir maaş talebine sahip çıkmaya,

Hayat pahalılığına, adaletsiz vergi sistemine karşı emeğin haklarını korumak için birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.

Kategori:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You may use these HTML tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.