Mehmet Alğan’ın Hatay tarihi ilgisi: Mufassal Hatay – Coğrafyası ve Edebiyatı

Published on:  /   Yorum yapılmamış

25.Dönem Hatay Adalet ve Kalkınma Partisi Milletvekili Mehmet Algan, Ahmet Faik Türkmen’in Hatay’ın Anavatan’a katılmasının mücadelesini anlattığı 1937 yılında basılan Mufassal Hatay – Coğrafyası ve Edebiyatı kitabını, sosyal ağ hesabından takipçileriyle paylaştı.

Milletvekilliği döneminde yaptığı çalışmalarla partisine önemli getirileri olan Mehmet Algan, milletvekilliğinin sona ermesiyle Ankara’ya yerleşmiş, ancak Hatay ile olan bağlarını hep güçlü tutmaya özen göstermesi ile de biliniyor.

İşte Hatay için tarihi öneme sahip olan bir kitabın TBMM Kütüphanesinin raflarından alııp Hataylılık sorumluluğu ile sosyal ağı üzerinden paylaşması Hatay’da heyecan yarattı.

Mufassal Hatay: Coğrafyası ve Edebiyatı ile ilgili  25. Dönem Milletvekili Mehmet Algan’ın paylaşımı şöyle:

“Ahmet Faik Türkmen daha sonrasında 4 cilt kitap haline getirilen bu tefrikayı Hatay’ın anavatana katılma mücadele esnasında kaleme almış.
Ben birinci cildini yeni bitirdim inşallah diğer ciltleri de okuyacağım.
Elimdeki baskı 1937 baskısı. Meclis Kütüphanesi’nden ödünç alarak okudum. Zaten kitabın daha sonrasında baskıları yapılmadı. Muhtemelen mücadele heyecanıyla yazılan kitap mücadelenin zaferle sonuçlanmasından ötürü tekrar basılma fırsatı bulamadı.
Kitap dört fasıldan oluşuyor. Birinci fasıl coğrafya. Türkmen, Hatay’ın doğal coğrafyasını, dağlarını, düzlüklerini, yaylalarını, akarsularını, sahillerinin ve iklimini tafsilatlı bir şekilde aktarıyor. Coğrafyasının özgünlüğünü derinlemesine aktarıyor.
İkinci kısımda ise iktisadi durumlardan haber veriyor. Nüfusun yoğunlaştığı bölgeleri, o bölgelerin nüfus yapısını, zirai, sanayi ve ticari hayatla ilgili çok güzel malumat veriyor. İlçeler, kasabalar ve köylerle ilgili bilgi paylaşıyor.
Üçüncü bölümde kültür tarihi ile ilgili bilgilendiriyor okuru. Hatay’da yetişmiş din alimleri ve şairler ile ile bilgiler paylaşıyor. Bazı şairlerin şiirlerinden örnekler vererek metni okunması zevkli hale getiriyor.
Dördüncü fasıl Ekaliyetler: Alevi Türkler (Eti Türkleri), Hristyanlar ve Ermeniler adını taşıyor. Bu kısımda yazarın en fazla Arap Alevi vatandaşlarımızı anlattığı kısma önem verdiğini hemen anlıyorsunuz. Hatay’ın anavatana bağlanma mücadelesi devam ederken ortaya atılan Arap Alevi vatandaşlarımızın aslında Türk olduğu iddiasını (Eti Türkleri) yazar tekrar ediyor. Mezhepler tarihi girişi yaparak İslam tarihinde ortaya çıkan ayrılıklardan uzun uzun bahsediyor. Arap Alevi vatandaşlarımızın aslında Türk oldukları iddiası o dönemde Türklerle beraber nüfusun büyük çoğunluğunu oluşturan Arap Alevilerin Türkiye’ye müzahir bir pozisyonda olduklarını kanıtlamak açısından önemliydi.

Fransız Mandası altındaki Hatay’ın ne manda altında kalması ne de olası Suriye’nin bağımsızlığında Suriye tarafında kalmaması için verilmiş mücadelenin hamlelerinden biriydi. O dönemde Atatürk ve yönetim uluslar arası konjonktürü iyi değerlendirmiş, medyayı iyi kullanmış, Hatay içinde aktif yerel gazeteleri ve mücadele insanlarını desteklemiş ve gerekirse Hatay için askeri operasyonlar yapmaktan çekinmeyeceğini söyleyerek çok kollu bir mücadele yürütmüş ve nihayette Hatay’ın anavatana bağlanmasını sağlamıştır.

Her ayın 24’ünde okuduğum bir Hatay kitabının tanıtımını yapmaya çalışacağım buradan. İnşallah düzenli bir şekilde becerebilirim. Herkese selamlar…”

Kategori:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You may use these HTML tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.