CHP izmir Milletvekili Aytun Çıray, AKP Hükümetinin “buğday, arpa, mısır, pirinç ve canlı büyükbaş ve küçükbaş, et ithalatında gümrük vergilerini 2017 sonuna kadar sıfırlayan kararını sert bir şekilde eleştirdi. Söz konusu kararın Resmi gazetede yayınlamasından hemen sonra yüzlerce kez retwitlenen ‘AKP’nin sevmediği Demirel sanayileşirken çiftçiyi korudu. Tarımda kendine yeten 7 ülkeden biriydik. Şimdi ithalatçı olduk,’ twitiyle ilk tepkisini ortaya koyan Aytun Çıray, meseleyi Meclise taşıdı.
AKP 15 YILDA TARIMI ÖLDÜRDÜ, DIŞA BAĞIMLI HALE GELDİK
Aytun Çıray konuyla yaptığı açıklamasına ‘Tarım, enerjiyle birlikte en stratejik sektördür. Dünya nüfusu halihazırda 7.5 milyarı aşmıştır. Dünya nüfus projeksiyonlarına 2020 yılında başta tarım ürünleri olmak üzere stratejik ürünleri 8.3 milyar insanla paylaşacağız. Bu nüfus patlaması tarımın neden en stratejik sektör haline geleceğini ortaya koymaktadır. Ancak 15 yıldır Türkiye’yi adeta yıkmak ister gibi yöneten AKP iktidarları bu açık gerçeği dikkate dahi almamış, Türk çiftçisini ve tarımını yok edecek bir dizi politikayı uygulamaya koymuştur. Sonuç tam bir facia ve yıkımdır: Türk tarımı adeta milyarlarca sürülük çekirge istilasına uğramış gibidir. Ancak Resmi Gazetede yayımlanan son karar enerjiden sonra tarımda da dışa bağımlı hale geldiğimizin delilidir.
TARIMDA DIŞA BAĞIMLILIK TÜRKİYE’YE STRATEJİK SUİKASTTİR!
Başta buğday olmak üzere, hububat üretimimizin Suriye’den gelen yeni beş milyon ekmek isteyen insanla aslında gayrı resmi olarak 85 milyona dayanan Türkiye nüfusunu besleme kapasitesi daha da daralacaktır. Sonuç olarak Türkiye enerjiden sonra tarımda da dış pazarlara bağımlı hale gelmiştir. Bu Türk Milletine ve Türkiye’ye yönelik sonu gelmez AKP suikastlarının en yıkıcı olanlarından birisidir. Türk Milletinin kendisini korkunç bir felakete götüren bu kararlara karşı Türk çiftçisinin ve dolayısıyla tarımsal olarak kendine yeten bir tarım Türkiyesinden yana olmaya davet ediyor, bunun için artık işlevsizleşmiş Meclisteki son imkanlardan birini kullanarak Türk Milleti adına Tarım Bakanını Meclis Başkanlığı vasıtasıyla şu soruları bir an önce yazılı olarak cevaplandırmaya çağırıyorum.
BUĞDAY ÜRETİCİLERİNİN ZARARINI TELÂFİ EDECEK MİSİNİZ?
Aytun Çıray’ın yazılı soru önergesinde derhal yanıtlanmasını istediği sorular şunlar:
- Toprak Mahsulleri Ofisinin belirlemiş olduğu rakamlar doğrultusunda buğday fiyatları ton başına 01.12.2016 tarihinde 1.050 TL; 02.01.2017 tarihinde 1.050 TL; 01.02.2017 tarihinde 1.050 TL/TON, 01.03.2017 tarihinde 1.050 TL’dir. Bu fiyatlar Türk çiftçisinin ağır biçimde mağdur edildiğini açıklıkla ortaya koymaktadır. O halde 29 Temmuz 2017 tarihinden itibaren geçerli olan kanunla çiftçiden alınması planlanan buğday fiyatları ton başına ne kadar olacaktır ve verilen fiyatlar en azından TÜİK’in yıllık enflasyon verileri esas alınarak Türk buğday üreticilerinin mağduriyetlerini telafi edecek midir?
- Buğdayda gümrük vergilerinin sıfırlanması neticesinde bu ürünlerin üreticilerinin yaşayabileceği olası mağduriyetler için bakanlığınızın almış olduğu eylem planları ne yöndedir?
ET İTHALÂTINA VERECEĞİNİZ PARAYI NEDEN KENDİ HAYVANCILARIMIZA VERMİYORSUNUZ?
- Sıfır gümrükle et ithalâtını serbest bıraktınız, bu durumda hayvan üreticilerinin yaşayabilecekleri mağduriyetlerin telafisine yönelik planlamalar yapılmış mıdır ve yapılmışsa ne yöndedir?
- ABD’de 1 kilogram et ortalama 5 dolar seviyesinden satılmaktadır. Avrupa Birliği’nde etin ortalama fiyatı ise 3 Avro yani 4 dolar civarındadır. Et ve Süt Kurumu rakamlarına göre; Yağsız karkas etin tavan fiyatı da 23.2 TL. Kıymada tavan 32 TL, kuşbaşında ise 34 TL olarak belirlenmesine rağmen serbest piyasada ise kıyma ve etin kilosu 48-50 TL’yi bulmaktadır. Yani bir başka değişle Türkiye’de etin kilogramı 17 dolar seviyesine denk gelmektedir. Bu da Türkiye’de etin kilosunun ABD ve AB’nin yaklaşık 4 katına satılması demektir. Bu bir başka dengesizliği de net bir şekilde ortaya koymaktır. Bu da bir kilogram etin ortalama 5 dolardan satıldığı ABD’de kişisel yıllık ortalama gelirin 46 bin dolar seviyesinde olmasıdır. Bu da ABD vatandaşlarının ortalama yıllık gelirleriyle 9.3 ton et satın alabilecekleri anlamına gelmektedir. Buna karşılık Türkiye’de son bir yılda yaşanan devalüasyonlardan sonra kişi başına düşen gelirin 8 bin dolara kadar düştüğü hesaplanmaktadır. Bu da Türkiye’de kişi başına düşen ortalama yıllık gelirle bir yılda sadece 480 kilogram et alınabileceği anlamına gelmektedir. İlgili karar neticesinde yapılacak olan hayvan ithalatıyla birlikte et ürünlerinin fiyat endeksinin düşeceği anlaşılmaktadır. Bu durumda Türk halkı et ve et ürünlerini kaç paradan tüketecektir?